Serhat Gülerle biten, arkasından Osman Nuri Işılan ve Yılmaz Özen ile kazanılan Urfa maçından sonra ligimize ve şehrimize merhaba diyen Oğuz Çetin'li ilk maçımız Ankaragücü'yleydi. Maddi imkânsızlıklar dolayısıyla altyapıdan gelen oyuncularıyla lige tutunmaya çalışan Ankaragücü takımı gibi, koşan alanları çabuk daraltan, birbirinin kademesine çabuk giren takımlara karşı, kesinlikle alanları geniş tutmak ve birbirine yakın oynayarak topa sahip olmak gerekir. Oğuz Çetin geçen hafta da farklı olarak Savaş'ın yerine Engin'i, Vedat'ın yerine de Ağbetu ile başladı. Taktiksel olarak doğru olabilir ama hoca bir hafta önce 90 dk. oynayan bir oyuncunun en azından hakkı 18'dir diye düşünüyorum.
Oğuz hoca oyunu 2.bölümde oynattı. 1.kenarları kullanarak, Aziz, Ağbetu, Engin ve Hakan'la kenardan gelerek bireysel olarak adam eksiltme yapmaya çalıştı. 2. Aziz ve Ağbetu dışarı alınarak, Cafer, Ali, Alp, Barbaros'u yakın oynatarak hem göbeği, hem kenarları kullanarak daha fazla adam ve arkada sürpriz oyuncuları kullanmak istedi.
Ankaragücü gibi sadece rakibin hatalarını kovalayarak ve defansın arkasına atılan toplarla her maçta pozisyon bulan bir takım, sadece bunu son dakikada yakalayabildi. Yediğimiz gol, için bir anlık dalgınlık ve Hakan pozisyonda biraz önde kalsa ofsayt olabilirdi.
Hep söylüyoruz, bu takım bu ligin temposunda bir takım değil. Takımımız sezon başından beri takım savunmasını iyi yapamıyor. Hücum da hareketlilik anlamında yeterli değil, önde çok çabuk top kaybediyoruz. Buda orta sahanın hücuma desteğini azaltmakta, Oğuz hoca bu eksikleri düzeltir. İstediğimiz düzeye geliriz, İnşallah.
Buca maçında takımımıza gönülden başarılar dileriz.