Tüm anne adayları, gebeliklerinin herhangi bir döneminde ve özellikle de doğum yaklaştıkça bu ikilemi yaşar. Bu doğaldır, zira bir yandan televizyon ve diğer yayın organları, bir yandan yakın çevreniz ve öte yandan doktorunuzdan aldığınız bilgiler birbiriyle çelişiyor. Sizin de kafanız karışıyor. Özel Çağsu Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Emre Uysal iki doğum arasındaki farkı sizler için yazdı.
Anne ve baba adaylarını 9 ay boyunca en çok düşündüren ve endişelendiren konuların başında doğum şeklinin nasıl olacağı geliyor. İstatistikler, gelişmiş ülkelerde sezaryen oranı yüzde 15-25 civarında iken, ülkemizde sezaryen oranında çeşitli nedenlerle artış söz konusu olduğunu ve neredeyse yüzde 50 'lere yaklaştığını gösteriyor. Özel Çağsu Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Emre Uysal doğum yöntemleri hakkında şunları söyledi; Zevkli giden bir yolculuk, düşük tehlikesi, bulantı-kusmalar, tarama testleri, şeker yükleme gibi sıkıntıların hepsini atlattınız, bebeğin adına karar verdiniz, kıyafetler tamam, bebek odası yerleştirildi, doğum çantası hazır. Tam rahat bir nefes alacaksınız o da ne!!! Kocaman bir soru işareti, doğumum nasıl olacak? Belki de gebelik boyunca zihninizi en çok kurcalayan, uykularınızı kaçıran sorulardan biri doğum şekli. Bu yazımda doğum şekli konusunda net bir karar verebilmeniz için elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışacağım.
İki doğum şeklinin olumlu ve olumsuz yönlerinin ortaya konulmasının, karar verme sürecinde daha faydalı olacağı görüşündeyim.
NORMAL DOĞUM
Olumlu yanları: Doğum sonrası ağrı daha az, süt daha çabuk geliyor, toparlanma süreci daha kısa, anestezi ve ameliyat riski yok.
Olumsuz yanları: Doğum tarihi belirsizliği, doğum öncesi ağrı, bebekte doğuma bağlı komplikasyon riskinin daha yüksek olması,vajinal estetik problemler ve idrar kaçırma riski.
SEZERYAN
Olumlu yanları: Doğum tarihinin planlı olması, doğum öncesi ağrının olmaması, bebekte komplikasyon oranının az olması, sarkma-idrar kaçırma gibi uzun dönem sıkıntıların olmaması
Olumsuz yanları: Doğum sonrası ağrı, geç toparlanma, anestezi ve cerrahiye bağlı riskler, sütün daha geç gelmesi.
Şimdi konuyu biraz daha detaylandırmak istiyorum.
NORMAL VAJİNAL DOĞUM
3 aşamadan oluşur.
1.Dönem : Rahim kasılmaları, sancılar ile başlayan ve rahim ağzı açıklığın 10cm ye ulaştığı ana kadar süren dönemdir. İlk gebeliğini yaşayan annelerde yaklaşık 12-13 saat daha önce doğum yapmış annelerde ise 4-6 saat sürer. Sancıların en önemli özelliği düzenli aralıklarla gelen, sıklığı giderek artan, en az 1 dakika süren, bele ve kasıklara vuran ağrılar şeklinde olmasıdır. Beraberinde halk arasında nişan adı verilen servikal mukus ve suyun gelmesi görülebilir.
2.Dönem: Tam rahim ağzı açıklığı sonrası ıkınma ve doğum ile sonuçlanan dönemdir. Yaklaşık 30-60 dakika sürer. Anne adayının daha aktif olduğu ama bebeğinin o muhteşem ağlama sesini duyduktan sonra rahatladığı, derin bir nefes aldığı dönemdir. Bebeğin başının daha kolay ve kontrollü çıkması için yapılan epizyotomi bu dönemde uygulanır.
3.Dönem: Bebeğin eşi dediğimiz plasentanın çıkması ile tamamlanan yaklaşık 5-30 dakika süren dönemdir.
Ağrılar 1 ve 2. dönemlerde daha belirgin iken 3.dönemden itibaren etkisini kaybeder. Doğumdan sonra epizyo tamiri yapılır, vajen temizliği sonrası yatağınıza alınırsınız. Bebeğiniz temizlendikten sonra yanınıza verilir.
SEZERYAN DOĞUM
Sezeryan, suprapubik bölge olarak adlandırılan iç çamaşır sınırının altından yapılan kesi ile bebeğin uterustan çıkarılması işlemidir. Daha sonra değineceğim spinal, spinal+epidural(kombine) veya genel anestezi eşliğinde yapılır. Yaklaşık 30-45 dakika süren işlemde bebek ilk 2-3 dakika içeri