Mescid-i Aksa ile Müslümanlara karşı psikolojik bir harekat yürütüldüğünü söyleyen Ercoşkun, duyduğu huzursuzluğu dile getirdi. Mescid-i Aksa'da yaşanan olayları değerlendiren AK Parti Milletvekili Ali Ercoşkun, Müslümanların sabrının ölçüldüğünü belirterek Din ve vicdan hürriyeti bir haktır, bir insan hakkıdır, tüm dünyada bütün dinler tarafından kabul edilen bir haktır. Dolayısıyla yöneltilen bu saldırıyı lanetlemek gerekir ve bunun üstüne de ne yapmak lazımsa da bence bütün ulus olarak bunun yapılması noktasında herhalde hemfikir oluruz” dedi.

AK Parti Milletvekili Ali Ercoşkun Mescid-i Aksa'da yaşanan olayları değerlendirdi. Mescid-i Aksa olaylarının İsrail'in bugüne kadar yürüttüğü sistematik çalışmaların bir üstü olduğunu kaydeden Ercoşkun, İsrail'in tüm dünyanın gözü önünde bugüne kadarki karnesinin ne kadar bozuk berbat olduğunu biliyoruz. Bunu birçok ortamda da bil fiil yaşamış bir ülkeyiz. En son Mavi Marmara'da verdiğimiz şehitlerden sonra ilişkilerimiz de belli. İsrail'in sistematik bir şekilde bugüne kadar Mescid-i Aksa üzerinde yapmış olduğu çalışmaların belki bir boyut üstü şu anda gerçekleşiyor. Çünkü şimdiye kadar Hz. Süleyman Mabedi ile alakalı çalışmalarla adım adım yaptıkları işi belki de deneme yapıyorlar şu anda. Acaba Müslüman dünyası bu yaptığımız işlere ne kadar tepki verecek ne kadar gösterecek ona göre bir sonraki adımı atıp atmamaya karar verecekler” dedi.

Müslümanlar üzerinde İsrail'in sabır ölçtüğünü kaydeden Ercoşkun, şöyle devam etti:

“Bence gerçekten böyle bir psikolojik bir harekat yönetiliyor. Çünkü malum Suriye'de yüzbinlerce insan katledilirken hiç kılını kıpırdatmayan batı dünyası iki vatandaşının IŞİD tarafından katledilmesinden sonra IŞİD'le alakalı bir süreç yürütmeye başladı. Bu aslında bir çifte standart. Yüzbinlerce insan katledilirken kılını kıpırdatma, iki vatandaşın katledilince tepki koymaya çalış. Aynı şey Gazze için geçerlidir. Orada günlerce bombardıman altında binlerce insan hayatını kaybetti. Ama iki insanın katledilmesi bütün o süreci örttü. Şu anda da Mescid-i Aksa, İsrail askerleri tarafından alçakça bir şekilde kirletilirken, tüm İslam dünyası acaba bu harekete ne yapacak? Diye bir psikolojik hareket yürütüyor İsrail. Buna karşılık İslam dünyasının tek sesi, bu güne kadar beklenen, ümmetin beklediği İslam Dünyasının beklediği o tek sesi çıkartmak için üstümüze ne düşüyorsa yapmak durumundayız. Bizim Kudüs'ü, Mescid'-i Aksa'yı ayrı bir coğrafya olarak tanımlamamız mümkün değil. Daha 100 sene önceye kadar Osmanlı kontrolü altında olan bir beldeden bahsediyoruz. Dolayısıyla tarihi misyonumuz, ecdadımızdan almış olduğumuz o büyük misyon bizim bu sürece müdahil olmamıza vesile olacaktır. Kınamak kelimesi bence çok basit kalır, lanetliyoruz demek lazım. Çünkü din ve vicdan hürriyeti bir haktır, bir insan hakkıdır, tüm dünyada bütün dinler tarafından kabul edilen bir haktır. Dolayısıyla yöneltilen bu saldırıyı lanetlemek gerekir ve bunun üstüne de ne yapmak lazımsa da bence bütün ulus olarak bunun yapılması noktasında herhalde hemfikir oluruz diye düşünüyorum”

“CUMHURBAŞKANI VE BAŞBAKAN GEREKENİ YAPACAKTIR”

Başbakan Davutoğlu'nun ‘Gereken yapılacak' açıklamasını da değerlendiren ercoşkun, Şu anda bize akseden herhangi bir şey yok. Sayın Başbakan muhakkak ki Dışişleri Bakanlığından gelen bir Başbakan olarak bu süreçle alakalı en iyi değerlendirmeyi Cumhurbaşkanımızla birlikte yapacaktır. Benim söylediklerim kişisel düşüncelerimdir. Sayın Başbakan'ın bundan sonraki süreçteki ifadelerine benim herhangi bir şey söylemem mümkün değildir. Ben kişisel duygularımı ifade ediyorum. İçim içime sığmıyor tabiri caizse” dedi.