Hafta sonu Bakan Faruk Çelik'in katılımıyla Abant'ta ‘Kamu Personel Sisteminin Sorunları, Çözüm Önerileri ve 2023 Vizyonu Çalıştayı' düzenlendi. Devlet Personel Başkanlığı'nca düzenlenen Çalıştay'da memurların geleceğine dair önemli açıklamalar yapıldı.
Abant'ta düzenlenen "Kamu Personeli Sisteminin Sorunları, Çözüm Önerileri ve 2023 Vizyonu Çalıştayı"nın açılışında konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, çalıştayda kamu personel sisteminin farklı yönlerden masaya yatırılacağını belirterek, bu çalıştayın, memurlara yeni haklar vermenin, onların refahlarını artırmanın zemini olacak anlayış, politika ve kazanımları hayata geçirmenin başlangıcını oluşturacak bir iradeye ulaşmayı sağlaması gerektiğini bildirdi.
Çalıştayın, kamu görevlilerine yeni haklar vermeme ya da mevcut hakları tırpanlamaya zemin ve fırsat oluşturacak bir organizasyon olarak görülmemesi gerektiğini ifade eden Gündoğdu, "Böyle bir değerlendirme söz konusuysa vazgeçilmelidir. Memurları mağdur etmeye yönelen her girişimin, en ufak çabanın karşısında oluruz ve bedeli ne olursa olsun bu tür girişim ve çabalara müsaade etmeyiz. Biz bu çalıştaya, kamu görevlilerin haklı beklentilerini dile getirmeye, mevcut sorunlarına ilişkin çözüm önerilerini ifade etmeye, kamu yönetimi tarafıyla ortak çözümler ve kazanım üretecek yeni yol haritaları belirlemeye geldik" şeklinde konuştu.
Gündoğdu, güvencelerin dokunulmazlığı ve özellikle iş güvencesinin hiç kimsenin silmesine izin vermeyeceği kırmızı çizgilerin başında geldiğine dikkati çekerek, 2010 yılında Abant'ta yaptıkları çalıştayda Avrupa Sosyal Şartı'nın 5. ve 6. maddelerine konulan çekincelerin kaldırılması kararının alındığını hatırlattı.
Aradan geçen yıllara rağmen bu çekincelerin kaldırılmadığını ifade eden Gündoğdu, bunun büyük bir eksiklik olduğunu kaydetti.
Gündoğdu, Memur-Sen olarak, asker, hakim ve polis dahil tüm kamu görevlilerinin sınırsız örgütlenme hakkına sahip olmasını istediklerini vurgulayarak, toplu sözleşmenin kapsamının Mali ve sosyal haklarla sınırlandırılmak istendiğini, bunu kabul etmelerinin mümkün olmadığını söyledi.
"Taşeron uygulaması kaldırılmalı"
Memurlara daha az ücret ödemek, daha az sosyal güvence sağlamak için farklı çalışma ve istihdam türlerinin üretildiğini savunan Gündoğdu, bunların gereklilikten değil piyasa aktörlerinin zorlamasıyla ortaya çıkan istihdam türleri olduğunu kaydetti.
Gündoğdu, kamu hizmeti sunanlar arasında, istihdam türü ve buna bağlı olarak sahip oldukları haklara yönelik bir ayrımın olmaması gerektiğini dile getirerek, sistemin sadeleştirilerek kadrolu memur ve kamu işçisi olarak ikiye ayrılmasının yeterli olduğunu vurguladı.
Taşeronluk uygulamasının tüm kamu kurumlarından kaldırılması gerektiğini anlatan Gündoğdu, "Memurların iş ve ücret güvencesinin, sosyal kazanımlarının zayıflatıldığı, esnek çalışma modelleriyle kamu görevlilerinin 'köle gibi' kullanıldığı bir düzeni ne isteriz ne de böyle bir düzene sessiz kalırız. Yüz kızartıcı suçlar hariç kimsenin ekmeğiyle oynanmamalı, insanların düzenli olarak evlerine ekmek götürmeleri sağlanmalıdır" ifadesini kullandı.
Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukçu, ''2012'de Danıştay'da görülen 140 bin davanın içinde memur hukuku ile ilgili açılan dava sayısı 50 bin'' dedi.
İlimizde düzenlenen ''Kamu Personel Sisteminin Sorunları, Çözüm Önerileri ve 2023 Vizyonu Çalıştayı''nın ikinci oturumunda konuşan Karakullukçu, 657 sayılı devlet memurları kanununun 50 yıldan uzun bir süredir yürürlükte olduğunu anlattı.
Kanunun, bu süre içinde yapılan değişiklikler sonucunda ''yamalı bohçaya'' döndüğünü