Hafta başı Akil İnsanlar Heyeti tarafından gerçekleştirilen toplantıya bazı sivil toplum örgütleri davet edilmemiş, bu da tepkilere neden olmuştu. Türkiye Kamu-Sen'de toplantıya davet edilmeyen sivil toplum örgütlerinin başkanları bir araya gelerek, süreçle ilgili düşüncelerini kamuoyu ile paylaştılar.
Sivil toplum örgütleri adına açıklamalarda bulunan Türki Kamu-Sen İl Temsilcisi Hüsnü Yaman yaptığı açıklamada, Ey akil adamlar; barışı Zonguldak, Bolu, Sakarya ve diğer illerimizde aradığınız sürece, Çanakkale Ruhunu kaybetmemiş, barışı bozmayı hiç düşünmemiş, kan akmasından hep rahatsızlık duymuş insanlara anlattığınız sürece, milletvekillerinin yaptığından başka bir iş yapmıyorsunuz demektir. PKK terör örgütünü meşrulaştırma vebali de bunun artısı olmaktadır” dedi.
Pazartesi günü Bolu'ya gelerek çözüm sürecini anlatmak üzere bazı temaslarda bulunan Akil İnsanlar Heyeti, gerçekleştirilen toplantıya bazı sivil toplum örgütlerini davet etmemişlerdi. Sürece karşı çıkan sivil toplum örgütleri Türkiye Kamu Sen İl Temsilciliği'nde bir araya gelerek görüşlerini kamuoyu ile paylaştı. Sivil toplum örgütleri adına açıklamalarda bulunan Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Hüsnü Yaman şu ifadeleri kullandı;
“ŞAHSİ MENFAAT, ÇIKAR, SİYASİ İKBALLER UĞRUNA MI BU OLUŞUMDA YER ALDILAR?”
Basın açıklamasını Türkiye Kamu Sen İl Temsilcisi Hüsnü Yaman yaptı. Yaman, Bugünlerde akil adamlar gündemde. Ancak her gittikleri yerde tepki görmelerine rağmen ulusal ve yandaş basında ne yazık ki vatandaşlarımızın göstermiş olduğu tepkiler kasıtlı olarak yer almamaktadır. Bu akil adamlar komisyonu İmralı canisinin etkisiyle mi oluşturulmuştur? Bu yönde terör örgütünün siyasi uzantısı olan bir partinin milletvekilleri tarafından kamuoyuna beyan edilmiştir. Bu gün akil adamlar sıfatıyla ortalıkta dolaşan zevatlara bakıldığında; nuruyla onurlandığımız doğumunu kutladığımız, Yüce Peygamberimize ve bütün insanlığa indirilen Kuranımıza hakaret edenler ile dini değerlere sahip çıktığını iddia edenlerin aynı masanın etrafında menfaat ve çıkarları doğrultusunda birleştiklerini görmekteyiz. Buradan soruyoruz. Akil insanlar heyetinde yer alan ey KESK ve MEMUR-SEN, hangi değerler etrafında birleştiniz de ortak hareket etmektesiniz? Sizlere ne vaat edildi? Yurdun doğusunda farklı, batısında farklı söylemler içersinde bulunanlar Türk Milletinin yanında kamu çalışanlarını da ayrıştırmaya çalışanlar sizler değil misiniz? Başbakanımız tarafından bahsedilen akil insanlar komisyonunda görevli olan kitle temsilcilerine buradan soruyoruz. Temsil ettiğiniz kitleler-üyeler sizinle aynı fikirde mi? Buradan Türk esnafına, iş adamına, ziraatçısına, memuruna, sanatçısına, bilim adamına, yazarına, aydınına da soruyoruz; sizleri temsil ettiğini söyleyen zevatlar sizlerin görüşlerinizi alarak mı bu komisyona girdiler yoksa şahsi menfaat, çıkar, siyasi ikballer uğruna mı bu oluşumda yer aldılar?
“PKK'YA HANGİ SÖZLER VERİLDİ?”
O halde, söz konusu akil adamlar bu sürecin neyi hedeflediğini bilmemektedir. Bu akil adamlardan birisinin anlattığını nakletmek istiyorum. Bu toplantılarda, bir vatandaş çıktı ve dedi ki, ‘Ben milliyetçi bir insanım, akan kanın durmasını ben de istiyorum, ancak bu sürecin sonunda ne olacak, PKK'ya hangi sözler verildi?' Tabi ki, akil insanların buna verebileceği bir cevap yoktur. Neden? Çünkü akil insanlar, sözde çözüm projesini projelendiren ve sonuçlandıracak kişiler olmadığı gibi, sonunda ne ile karşı karşıya kalacağını bilen insanlar değildir. Barış, kardeşlik ve Çanakkale ruhunu oluşturmak gibi, kimsenin karşı çıkmayacağı süslü ve gönlümüze hoş gelen ifadelerle, yukarıda ifade etmeye çalıştığım gerçeklerle çatışmaktadır. Bize göre, bu şahıslar iki şeye, bilere