Köroğlu Televizyonu ekranlarında Pazartesi akşamları canlı olarak yayınlanan ‘Basın Toplantısı' programına bu hafta CHP İl Başkanı Fügen Kara konuk oldu. Programda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kara hem seçim sürecini değerlendirdi, hem de siyasette kadının yerine dair açıklamalarda bulundu. CHP Bolu örgütünde adayların belirlenmesi noktasında yapılacak uygulamalar hakkında bilgi veren Kara, 80 darbesinde eşiyle birlikte yaşadıkları o zor günleri tüm samimiyeti ile anlattı.
İşte Basın Toplantısı' programından bazı başlıklar ve CHP İl Başkanı Fügen Kara'nın yanıtları:
İzzet Baysal'ın ölüm yıldönümü dolayısı ile ilk olarak İzzet Baysal ile ilgili düşüncülerinizi alabilir miyiz?
İzzet Baysal Vakfı ve üniversitemizin kurucusu Sayın izzet Baysal'ın aramızdan ayrılışının 13. yıldönümü. Kendisini rahmetle ve şükranla anıyoruz. Kendisini hiçbir zaman unutmayacağız, unutturmayacağız. Kendisinin Bolu'ya yaptıklarını Bolu halkı hiçbir zaman unutmayacak. Tekrar şükran ve minnetle anıyoruz.
CHP'nin kadın il başkanısınız. Öncelikle kendinizden biraz bahseder misiniz?
12 Mart 1960 doğumluyum. Babamın görevi sebebi ile yani kendisi Orman Bölge Şefidir, dolayısı ile çeşitli illerde bulundu. 5 kız kardeşten biriyim. Evliyim. Eşim Saffet Kara. Bir kızım var Gonca. 2011 yılında kızım evlenince bir de oğlum oldu. Anneanne adayıyım.
Bu sürece nasıl geldiğim konusunda biraz eskilere dönelim istiyorum. 24 yıllık bir memuriyet hayatım oldu. Emekli olduktan sonra ki biliyorsunuz çalışma hayatında 657 Sayılı kanunla partilere üye olunmuyordu. Emekli olunca ilk işim inandığım Cumhuriyet Halk Partisine üye olmak oldu. O dönemde 2004 yılında yerel seçim hazırlıkları vardı. ilk olarak Belediye Meclisine aday adaylığımı koydum. CHP'de kadınların siyasette olması gerektiğine inandığım için de aday adayı oldum. Bu süreç içerisinde kadınların parti içersindeki görevlerini üstlendik. Sonrasında aday adayı olarak çalışmalara tümüyle katıldım. 25. sırada aday adaylığım açıklandı. inanın 1. sıra adayı gibi çalışmalarımızı sürdürdük. CHP'nin kadınlara verdiği önemi biz 25. sıra olarak görmemize rağmen 1. sıra adayıymış gibi çalıştık. Biz kadınlar olarak parti içerisinde bu görevi üstlendiğimiz de kota %25ti. Bu cinsiyet kotasından bizler yaralanmak zorundaydık. Sonuçta o yerel seçimi kaybettik. Kaybettik ama sonrasında ben çalışmalarıma Atatürkçü Düşünce Derneği üyeliği ve ardından yönetim kurulu ile devam ettim. İki dönem Atatürkçü Düşünce Derneği'nde başkan yardımcılığı yaptım. İlk dönemimizde tek kadın olarak yer alıyordum. İkinci dönemde de yönetim kurulunda 5 kadın 3 erkek olarak devam ettik. Kadınların her yerde olmasından yanayım. Bizler çalışmalarımızı halkla sürdürdüğümüz süre her yerde oluruz ve artarak geleceğiz.
2008 yılında Atatürkçü düşünce Derneğinde ki görevi bırakarak, Tanju Bey'in il başkanlığında Yönetim Kurulu Üyeliğine seçildim ve sonrasında yönetimlerde devamlı şekilde görev aldım. Kadına verilen kota %25 ti ve biz 4 kadın olarak yönetimde yer aldık. Daha sonra Yönetim kurulunda kadından sorumlu başkan yardımcılığı görevini üstlendim. Sonrasında da Kadın kollarlı Başkanlığını devraldım. Çalışmalarımız hep birlikte oldu. Ayrım yapılmaksızın; kadın, erkek ve gençlerle seçimlerde hep birlikte çalıştık. Motivasyonumuz güzeldi ve ayrım gözetmeksizin birlikte çalıştık. Kadın parti içerisinde yer almıyordu. Seçim döneminde kadınlar gelir çalışır sonrasında da herkes işine gücüne giderdi. Biz bunu genel seçimlerden sonra aştık. Kadın seçimlerde değil, her dönemde parti görev almalı. Biz nasıl seçimlerde çalışıyorsak, yönetimlerde de yer almalıyız dedik ve aday olduk. 2011 seçimlerinden sonra yapılan kurultaylarda bunun da örneğini gördük. Arkadaşlarımız s