Türkiye Sakatlar Derneği (TSD) Bolu Şubesi Başkan Vekili Ömer Aşık, ‘3 Aralık Dünya Engelliler Günü' dolayısıyla yazılı bir açıklama yayımladı. Aşık, Sonuç olarak, engelliler eşit olmayan koşullarda, eşit olmayan yurttaşlar olarak, doğrudan veya dolaylı ayrımcılığın kurbanlarına dönüşmektedir” dedi.

3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada sorunlarına temas eden TSD Bolu Şubesi Başkan Vekili Ömer Aşık, Türkiye, Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesini kabul eden ilk ülkelerden birisidir. Engelli Hakları Sözleşmesinin, devlete yüklediği en önemli görevlerden birisi, engellilerin birey olarak gerektiğinde tek başına hayatını sürdürebilmesi için gereken olanakların sağlanmasıdır. İnsan onuruna yaraşır, yeterli gelir sağlanmasıdır. Kamusal alanlara, kamu hizmetlerine yeterli erişim koşullarıdır. Çalışma koşulları sağlanmış istihdamdır, erişilebilir eğitimdir, sağlıktır. Özetle hayatını sürdürmesi için gereken tüm kamu hizmetlerinden yararlanabileceği koşulların oluşturulmasıdır. Ne yazık ki Türkiye Cumhuriyeti devlet olarak, hükümet olarak, yerel yönetimler olarak bu sözleşmenin gereklerini yerine getirmekte yeterli gayreti, özeni, isteği göstermekten uzak kalmaktadır. Kabul edilen yasalar, yayınlanan yönetmelikler ve diğer hukuk düzenlemeleri, Bakanlar Kurulu kararları, talimatlar uygulamada karşılık bulmamaktadır. Farklı bir deyişle, devlet kendi koyduğu kurallara, kendisi uymamakta, seçilmiş veya atanmış kamu görevlilerini denetlememektedir. Görevlerini yapmayanlardan hesap sormamaktadır. Siyasi partilerimiz, engellileri yalnızca belli günlerde gündemlerine almakta, ardından unutup gitmektedir. Bu durum değişmelidir. Devlet, toplum ve kurumlar engellilerin haklarına saygı göstermeli, üstlendikleri görevleri, sorumlulukları yerine getirmelidir” ifadelerini kullandı.

Aşık, Sonuç olarak, engelliler eşit olmayan koşullarda, eşit olmayan yurttaşlar olarak, doğrudan veya dolaylı ayrımcılığın kurbanlarına dönüşmektedir. Sağlık alanında yapılan düzenleme ve uygulamalar bile yaşanan zorluğu anlamaya yetmektedir. Sürekli değişen sağlık uygulama tebliği ile engelliler artık sağlık hizmetlerinden yararlanamaz hale getirilmiştir. Okullarımız birer birer elimizden alınmaktadır. İstanbul'da bir okulumuzun yeri değiştirilmiş, çocuklarımız adeta sürgün edilerek, engelsiz çocukların bile eğitim göremeyeceği uzak, tecrit bir bölgeye gönderilmiştir. Tek tek birçok olayı sıralamaya bu açıklamanın olanakları yetmeyecektir. Bizler hep söylediğimiz bir gerçekliği bir kez daha, hayat buluncaya kadar tekrarlamaya devam edeceğiz; İnsanca ve onurlu bir yaşam” istiyoruz. Tüm siyasi partilere, hükümete, yerel yönetimlere, kamu görevlilerine, işadamlarına ve tüm topluma sesleniyoruz; Hukuka, kurallara, standartlara uyun, uyulmasını sağlayın diyoruz. Engelsiz bir dünya yaratmanın mümkün olduğunu biliyoruz. Ülkemizdeki engellerin kaldırılması için her vatandaşımızı desteğe ve etkin katılıma davet ediyoruz” dedi.

Haber Merkezi