İki Mevzu

Şu hayatta çok da önemi olmayan iki şeyi tam anlamıyla çözemedim, pratikte kavradım fakat uygulamada aynı başarıyı gösteremedim. (Kadınları anlamaktan falan bahsetmiyorum onu uzmanlar çözememiş daha! 312. ciltteler hala sonuç yok)

İlki eşli ihale/batak oyunu,

52 iskambil kâğıdıyla oynanır, kahvehane kültürü diyip geçmeyin, fevkalade bilgi, akıl, cesaret, strateji oyunudur. Kâğıtlar dağıtılınca en yüksek sayıyı söyleyen ihaleyi alır, sonra kozunu belirler, ardından eşi/ortağı elindeki kâğıtları yere serer ve sen artık 2'ye karşı teksindir, elinde kendi gördüğün, yerde herkese açık 13 kart ile ihaleyi aldığın rakamı tamamlaya çalışırsın. Yeri gelir, kâğıtlar dağıtıldığında elin çok iyidir, rakibi batırmak için ihaleye girmezsin, ya da elin çok kötüdür bilerek batarına ihale alıp rakibin çok sayı almasını engellersin, böylece oyunu kazanabilmek için stratejiler geliştir uygularsın.

İkincisi ise futbol takımlarının sahadaki dizilişi,

Neymiş efendim hoca 4-4-2 başlamış sonra 4-2-3-1'e çevirmiş, olmamış 4-3-3 yapmış vs..

Canlı maç izlerken bu dizilişleri bir türlü yerine oturtamıyorum, sonuç olarak defans oyuncusunun gol attığı, forvetin çizgiden gol çıkardığı bir oyun değil mi? Onun için izlerken takım olarak değerlendirip, seremonideki görüntüden, oyuncuların fiziği, yaşı, duruşu ve oyun içerisindeki gayreti futbol takımı görüntüsü veriyor mu ona bakarım.

Bolusporumuzada bu gözle baktım, spor yorumcularımız gibi, yok efendim geçen seneden şu futbolcular gönderilmeseydi demeyeceğim, geçen seneki kadro iyi olsaydı kümede kalmaya oynamazdık. Yönetim kadroyu yenilemekle doğru karar verdi fakat tek çekincemiz kaliteli kadro oluşturamayabileceğiydi.

Önceki senelerde yapılan hatalar neydi? Ya paraya doymuş yaşlı futbolcular, ya da tecrübesiz yerliler veya hiçbir kulüpte tutunamamış oyunculardı. Ha; birde zenci futbolcu hayranlığımız vardı, Karabükspor'un şansına çıkardığı Emenike'en hareketle dolduruldu takımlara zenci (özellikle forvet) futbolcular ve çoğu boş cçktı.

Tamam, bizde biliyoruz zencilerin türlü türlü marifetleri var, farklı branşlarda izledik gördük ama olmuyor işte tutmadı tutmuyor.

Sırp asıllı İsviçreli Prijoviç'i almışlar, adam harika. İbrahimoviç'in kopyası demeyeceğim kendine öyle büyük bir futbolcuyu örnek almış. Genç Emre ve önceki sezondan bu seneye tek kalan kaptan İsmail takım için her şeyini ortaya koymaya çalışıyor.

Yani takımın kumaşı iyi diyebiliriz, bu sene seyir zevki yüksek maçlar izleyeceğiz, kenarda oturmayıp ayakta duran teknik direktörümüzde genç, fit ve heyecanlı, Simione görüntüsü ile tabloyu tamamlıyor.

Samsunspor'a son dakika gölüyle kaybetse de, kümede kalmaya da oynasa bu takım gidip izlenir, desteklenir.