Türk Kızılayı Bolu Şubesi Başkanı Hüseyin İka, Bolu'da kemik iliği nakli bekleyen 3 yaşındaki Zeynep Gülcan için Bolu halkının gösterdiği duyarlılıktan memnun olduklarını belirterek Kızılay'a karşı yapılan eleştirilere de cevap verdi. Hüseyin İka, Biz bu yavrularımızın, bu tip hastalarımızın sağlıklarına kavuşabilmesi konusunda son derece özenli bir hareket içerisindeyiz. Vatandaşımızın bu konuda içi rahat olsun. Farklı şekillerde yapılmaya çalışılan provokasyonlara gelmesinler, Kızılay yıpratılacak bir kurum değildir. Buna rağmen bir eksiğimiz varsa da arkadaşlarımız gerekli müdahaleyi yapmaktadırlar” dedi.

ÖZEL HABER: EMRAH ÖGET

Türk Kızılayı Bolu Şubesi Başkanı Hüseyin İka, Kızılay kan alma merkezlerinin çok özverili çalıştığını, Bolu'da bulunan mevcut personelin dışardan gelen 2 kat fazlası personel ile desteklendiğini, Kızılay kan alma merkezlerinin çalıştığı saatleri, Bolu halkının konuya göstermiş olduğu duyarlılık ve kemik iliği nakli ile ilgili konularda açıklamalarda bulundu. Hüseyin İka, Kızılay'a ve Bolu halkına, Zeynep Gülcan konusunda yöneltilen eleştirilere karşı da cevap verdi. İşte İka'nın o açıklamaları;

“DUYARLI OLAN BİR İNSAN KİTLESİ İLE BİRLİKTE YAŞIYORUZ”
İlimizde güncel olan konu Zeynep kardeşimizin için uygun iliğin bulunması ve sağlığına kavuşabilmesi. Tabi bu proje yaklaşık bir yıl önce yine Türk Kızılay'ı tarafından kök hücre bankasıyla, kemik iliği bankasıyla ilgili çalışmalarla birlikte başladı. Bu çalışmaların belli bir ivme kazanabilmesi için zaten bölgelerde kampanya ve faaliyetlerin olması lazım ki vatandaş duyarlılığını, hassasiyetini bu şekilde gösterebilsin. Bu açıdan şuanda içinde bulunduğumuz durum bizi son derece memnun ediyor. Çünkü ilimizde bu tip konulara hassasiyetle yaklaşan, duyarlı olan bir insan kitlesi ile birlikte yaşıyoruz. Ancak sağlıkta bir kural vardır, önce zarar verme. Hipokrat zamanından beri devam eden bir kuraldır bu. Bir kişiyi tedavi edeyim derken o kişiye zarar vermemek. İşte bizde kemik iliği örneği alırken, kan bağışı örneği alırken bu sorguları, bu bilgilendirmeleri mutlaka yapmak zorundayız. Çünkü faydalı olalım derken kemik iliği alıcısına zararımız olabilir. Doğru bilinçlendirme, bilgilendirme yapmamış olabiliriz. Bu yüzden bu süreçleri önemsiyoruz. Tabi bir yıldır uygulanan bu proje ile ilgili eğer bir zafiyet varsa, bir eksiklik varsa bunu da gidermek için elimizden geleni yapıyoruz.

“HER GECE SAAT 01.00'A KADAR BU ARKADAŞLAR MESAİDE”
Kızılay kan alma birimindeki arkadaşlar son derece özverili çalışıyorlar. Kızılay'ın kan bağışı ile ilgili yeterli personeli var. Öyle ki, 700-800 ünitelerden 2 milyon üniteye gelmişiz. Bir de buna kemik iliği bankası ile ilgili örnek almayı eklemişiz ve bu personel buna rağmen aynı hızda devam ediyor. Bütün Ramazan boyunca her gece saat 01.00'e kadar bu arkadaşlar mesaide. Elimizdeki imkanları verimli kullanabilmek adına, personelimizi bağışın yoğun olduğu saatlere kaydırmak zorundayız ve kan alma diyerek geçemiyorsunuz. Kan alma esnasında oluşabilecek problemlere karşı müdahale edecek bir doktorun da orada bulunması lazım. Hiçbir şey yapmasa bile orada oturması lazım. O nedenle elimizdeki bu personeli kan almanın, kök hücrenin yoğun olarak verildiği dönemlere kaydırıyoruz. Evet gündüz kan alma birimimiz geceye kaydırdığımız için kapalı olmuş olabiliyor. Ama bu kapalı olduğu dönemde 3-4 kişi kaybediyorsak, iftardan sonra burayı açarak 40-50 kişi kazanıyoruz. Zaten şu dönemde ekip sayılarımız artırıldı. Bolu'nun ekibinin dışında 2 misli daha fazla ekip şuanda Bolu'da çalışıyor. Bu konuda duyarlı olunmasını, halkımızın duyarlı olduğunu görmeyi son derece memnun karşılıyorum. Ama biz Kızılay olarak bu konuda son derece duyarlı ve hassas davranıyoruz.

“KIZILAY YIPRATILACAK BİR KURUM DEĞİLDİR”
Şuanda bir defa sizden kan alınacak, kemik iliği örneğinizi saptamak için. İkinci bir defa aynı şey için kan vermenize gerek yok. Şuanda vatandaşın ilgisi var, pik yapma dönemine çıkıyor. Bu pik yapma döneminden sonra doyum noktasına ulaşacağı için aynı hızla devam etmeyecek. İşte bu dönemi belki biraz böyle sancılı geçirebiliriz. Biz bu yavrularımızın, bu tip hastalarımızın sağlıklarına kavuşabilmesi konusunda son derece özenli bir hareket içerisindeyiz. Vatandaşımızın bu konuda içi rahat olsun. Farklı şekillerde yapılmaya çalışılan provokasyonlara gelmesinler, Kızılay yıpratılacak bir kurum değildir. Buna rağmen bir eksiğimiz varsa da arkadaşlarımız gerekli müdahaleyi yapmaktadırlar.

“KEMİK İLİĞİ VERMEK ŞUAN GÜNÜMÜZDE EN KOLAY, EN BASİT HAYAT KURTARICI MÜDAHALELERDEN BİR TANESİDİR”
Zeynep için Kızılay'a gelen vatandaşlarımızdan ilk önce bir kan doku örneği alınıyor. Kan doku örnekleri uyarsa, yalnızca Zeynep kızımız için değil, Türkiye'de herhangi bir ihtiyaç sahibi için bu uyumlu olursa, banka kemik iliği vericilerinden bir talepte bulunuyor. Bu talebi kabul edip etmemek yine sizin sorumluluğunuzda. Nasıl kan vermek size bir zarar vermiyorsa, kemik iliği vermede de hiçbir zorluk yoktur. Kemik iliği vermek şuan günümüzde en kolay, en basit hayat kurtarıcı müdahalelerden bir tanesidir. Kişiye herhangi bir zarar vermez, kişinin sağlığında bir problem ve kişide bir eksiklik oluşturmaz. Yalnızca kemik iliği hasta olan, hasta hücreler üreten o kişilerin kemik iliklerinin tamamıyla ilaçlarla yok edildikten sonra vericinin kemik hücrelerinin oraya yerleşmesini sağlar. Amaç budur, bu içinde bulunduğumuz durum, bu hassasiyet, bu duyarlılık bizim memnuniyetle karşıladığımız bir durumdur. Arkadaşlar da bütün imkanlarını seferber ettiler. Ama bilinmesi lazım ki, bu kampanya sadece Bolu'da değil, Akçakoca'da, Düzce'de, her yerde devam ediyor. Benzer hastalar var ve her yerde de vatandaş benzer duyarlılığı gösteriyor. Bizler de elimizden gelen çabayı gösteriyoruz.

“BU YAVRUMUZUN SAĞLIĞINI ŞOVENİST BİR POLİTİKAYA KURBAN EDEMEYİZ”
Bolu halkının kan bağışında, diğer bağışlarda, kök hücre örneği vermede duyarsız olduğunu söylemek insafsızlıktır. Eğer insanlar kamu spotu yürüyüşüne ya da oradaki çekime katılmadı diye duyarsız halk ilan ediliyorsa bu kesinlikle yanlış. O zaman şovenist bir politika izleniyor demektir. Bu yavrumuzun sağlığını şovenist bir politikaya kurban edemeyiz. Bolu halkı gerekli duyarlılığı fazlasıyla göstermektedir ve bunu da kan alma birimlerimizdeki yoğunlukla kanıtlamaktadır. Yani caddedeki o yürüyüş kalabalık olmadı diye insanlara duyarlı değil demek haksızlıktır.