Bolu Belediyesi, Bolu Halkevi'nin kamusal alana tecavüzlü olduğunu belirterek yıkım kararı almış, Bolu Halkevi üyeleri de dernek binasının yıkılmaması için direnmişlerdi. Geçtiğimiz yıl ağustos ayı içerisinde Halkevi'nin yıkımı nedeniyle Bolu kamuoyu gerilmiş, dernek üyelerinin belediye araçlarını taşlaması sonrası Emniyet olaylara müdahale etmek zorunda kalmıştı. Bolu Halkevi yıkımın hukuksuz olarak yapıldığı iddia etmiş, Sakarya 1. İdare Mahkemesine başvurmuştu. Bölge idare mahkemesi dosya üzerinde yaptığı incelemeyi tamamalayarak, yıkımın hukuki olduğuna karar verdi.
Bolu Belediyesi, 2013 yılının Ağustos ayı içerisinde Bolu Halkevi binasının kamu alanına tecavüz ettiğini ve bu nedenle yıkılması için Encümen karar çıkartmıştı. Bu karar sonrası Bolu Halkevi üyeleri direnişe geçmiş, yıkıma gelen belediye araçlarına zarar vermişlerdi. Olayların büyümesi üzerine Emniyet kuvetleri harekete geçmiş, bazı dernek üyelerini gözaltına almıştı. Göz altıların ardından Emniyetin aldığı tedbirler sonrası yıkım gerçekleştirilmişti.
HALKEVİ MAHKEMEYİ KAYBETTİ
Bu süreçte yıkım kararının hukuki olmadığını iddia eden Bolu Halkevi, Yıkım kararını durdurmak için Sakarya 1. İdare Mahkemesi'ne başvurmuştu. Sakarya Bölge İdare Mahkemesi davayı geçtiğimiz günlerde sonuçlandırarak, Bolu Belediyesini haklı buldu.
1. İdare Mahkemesi verdiği karada, Dava dosyasının davalı idare tarafından sunulan plan ve kroki örneklerinin incelenmesinden, Bolu ili Büyük Cami Mahallesi Sanat Sokak No 10 da yer alan taşınmazın kamusal alana tecavüzlü olarak inşa edildiği görülmektedir. Davacıya ait taşınmazın kamusal alana tecavüzlü olarak inşa edildiğinindava dosyasına sunulan plan ve kroki örneğinden anlaşıldığı, 3194 sayılı Kanu'nun yapı kullanma izni başlıklı 30. Maddesinde yer alan ‘Bu maddeye göre verilen izin yapı sahibi kanuna, ruhsat ve eklerine riayetsizlikten doğacak mesuliyetten kurtarmayacağı' hükmü kapsamında davalı idare tarafından yapılan kamusal alana tecavüzlü yapı tespiti üzerine tesis edilen dava konusu işlemde imar mevzuatı hükümlerine aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmaktadır” ifadelerine yer verildi.