İlçemiz yıllarca ihmal edilmiş, insanları bütün olumsuzluklara rağmen ayakta kalabilme mücadelesi vermişlerdir. Şu anda ilçede hastahane yoktur, sağlık hizmetlerini sağlık ocağı sınırlı imkanlarla sağlamaya çalışmaktadır, UZMAN DOKTOR YOKTUR. Yine ilçedeki askerlik şubesi Seben'e bağlanmıştır. Yine eğitim alanında sürgün bölgesi olduğundan ilçeye öğretmenler gitmek istemiyor, gidenlerde daha gitmeden geriye dönebilmenin çabası içerisine girmektedirler. Buna rağmen ilçemizde okuma yazma oranı yüzde yüz olup, bu alanda bir rekor kırmıştır. Şu anda ilimizde ve ülkemizin tüm bölgelerinde devlet kademesinin en alt biriminden, en yüksek birimine kadar çok sayıda hemşehrimiz, bilgi, birikim ve çalışkanlıklarıyla ülkemize hizmet etmektedir. İnsanları yoksul ama onurlu insanlardır. Ama yıllarca suistimal edilmişledir ve ilçemiz şu anda çoğu doğu ve güneydoğu ilçelerinden daha yaşanmaz halde olup, insanların yaşam şartları oldukça zordur. Şimdi gelelim asıl konuya, İlçemize Cumhuriyet tarihinin ilk asfalt yolu, dönemin başbakanı Bülent Ecevit tarafından yaptırıldığından ilçe halkının Bülent Ecevit'e karşı bir sempati ve gönül bağı oluşmuştur.

Kıbrıscık halkı ağırlıklı olarak sosyal demokrat bir yapıya sahiptir, bununda bence ana sebeplerinden biri, yıllarca suistimal edilmeleri ve adeta Bolu'nun bir köşesinde unutulmuşluk düşüncesinin hakim olmasıdır. İlçemizde herhangi bir sosyal yaşantı yoktur. Sinama yoktur, tiyatro gibi herhangi bir sosyal aktifide olmadığından, hemşehrilerimiz de zorunlu olarak bir kahvehane kültürü oluşmuş buna bağlantılı olarak da ilçedeki alkol tüketimi, Türkiye standartlarının üzerinde seyretmiştir.

Buradan Bolulu siyasetçilerine sesleniyorum, böyle boş işlerle biz Kıbrıscıklıları rencide etmekten vazgeçin, bırakın bu boş işleri, bizleri seçimden seçime hatırlayıp, zoraki olarak ilçemize gelip, hamasi nutuklar atıp gitmeyi bırakın, bizler bunu hak etmiyoruz. İlçemize üniversite getirin, hastahane yapın, askerlik şubesini geri getirin, yaşamımızı kolaylaştırın, ilçemize özel teşviklerden yararlandırarak istihdam gücü yaratın, oradaki insanların gelecekle ilgili ekonomik kaygılarını giderin, ilçemizde yayla turizmini geliştirin, yatırımcıyı bölgeye çekecek. Cazip şartlar oluşturun. Tabi bunlara gücünüz yeterse, ama adım gibi eminin sizlerin gücü bunlara yetmez, çünkü sizler bizleri seçimden seçime hatırlar ve böyle abuk subuk işlerle bizleri rencide edersiniz. Gözünüzde Kıbrıscık'ın zerre kadar değeri yoktur, sizin derdiniz oy avcılığıdır, yoksa Kıbrıscık ve Kıbrıscıklılar umurunuzda değildir. Efendiler Seben'e yüksekokul açtınız, sevindik. Seben adına belki de bir milad oldu hayırlı olsun. Peki Kıbrıscık'ın sizin gözünüzde Seben İlçemiz kadar değeri yok mu? Sizin gözünüzde Sebeni Kıbrıscık'tan daha mı değerli, değerliyse sebebi nedir? Kıbrıscık halkının suçu nedir? Seben'de ki vatandaşlarımız vergi veriyor da, Kıbrıscıklı vatandaşlarımız vermiyor mu? Sebenli vatandaşlarımız askere gidiyorda, Kıbrıscıklı vatandaşlarımız gitmiyor mu? Sebenli vatandaşlarımız vatanına, bayrağına, devletine sımsıkı bağlı insanlarda, Kıbrıscıklılar değil mi?

Siz siyasilere son sözlerim şunlar olacak; bırakın bu kayıkçı kavgalarını da bir an önce bir araya gelin ve Kıbrıscık için hemen bir ACİL PLAN EYLEMİ oluşturun.

Hayrettin Aytar