Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cağfer Karadaş, Gazze'de adeta toplu bir cezalandırma söz konusudur” dedi.
Karadaş, yaptığı açıklamada, Suriye, Irak ve Gazze'de çok ciddi sıkıntılar yaşandığını ifade ederek, tüm devletlerin ve milletlerin bu topraklarda yaşanan olaylara karşı sesini yükseltmesi gerektiği vurguladı.
İsrail'in yıllardır Gazze'de yaşayan Müslümanlara karşı bir cezalandırma politikası uyguladığına dikkat çeken Karadaş, bu politikanın 17 Temmuz'da başlatılan operasyonlarla tekrarlandığını ifade ederek, "Orada bir insanlık dramı yaşanmaktadır. Gazze'de adeta toplu bir cezalandırma söz konusudur. Kadın, çocuk demeden cezalandırma yapılıyor. İnsanlık adına bütün dünyanın, İslam adına bütün Müslümanların bu olaya eğilmesi, bu insanlık dramını, bu katliamı dindirmesi gerekir" dedi.
İnsanların, Gazze, Suriye, Irak gibi ülkelerde yaşanan siyasi ve askeri gelişmelere insani tarafları ile yaklaşmaları gerektiğini kaydeden Karadaş, "Aç susuz kalan çocuklar, kadınlar, perişan olan babalar, evine ekmek götürmekten aciz bırakılmış bir babanın halini anlamamız gerekiyor. Çocuğuna bir tas çorba hazırlayamayan bir annenin halini anlamamız gerekiyor. Ekmek bulamayıp ağlayan çocukların gözyaşlarını dindirmemiz gerekiyor" İfadesini kullandı.
Karadaş, Türkiye'de yaklaşık 1 milyon Suriyeli mülteci olduğunun altını çizerek, "Belki birkaç yüz bin Iraklı mülteci yaşıyor. Bunların dışında Suriye'de ve Irak'ta yerinden yurdundan edilmiş olarak yaşayan insanlar var. Buralara bu yardım kuruluşları vasıtasıyla mutlaka yardımlarımızın ulaşması gerekiyor ki Ramazan'da bu anlamda yerini bulmuş olsun. Bizlerin insanlığa olan bir borcumuz, bir vazifemiz var" dedi.
İslam dininin emirleri gereği kişinin yardım yaparken öncelikle akrabasını, komşusunu, mahallesini ve şehrini düşünmesi gerektiğini anlatan Karadaş, ama bütün bunların dışında çok acil yardıma ihtiyacı olan insanların unutulmamasına dikkat çekti.
Karadaş, savaşlar nedeniyle zarar gören, evleri yıkılan ve yurtlarından uzakta yaşamak zorunda kalan insanlara acil şekilde destek verilmesi gerektiğini anlatarak, "Türkiye, şu anda mültecilere Dünya'daki hiçbir devletin vermediği desteği sağlıyor. Türkiye'nin insanlığa yardım eden ülkeler listesinde ön sıralarda bulunması sevindirici. Umarız bu durum daha iyi olur. Sadece Türkiye değil. Birçok ülke bu listede üst sıralarda olmak için çalışır" diye konuştu.
Açıklamasında, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın başlattığı "Kimse Kimsesiz Kalmasın" kampanyasına da değinen Prof. Dr. Karadaş, Anadolu'da söylenen "Yalnızlık Allah'a mahsustur" sözünü hatırlattı.
Karadaş, insanoğlu için yalnızlığın söz konusu bile olamayacağını belirterek, "Dolayısıyla 'Kimse Kimsesiz Kalmasın' kampanyasına bu anlamda destek vermek lazım. Bu desteğimiz iki türlü olmalıdır. Biri duygusal destek yani gönülden, dualarımızla, konuşmalarımızla destek vermek. İkincisi de yapabiliyorsak daha da güzeli insanlara yardım ederek destek vermek. Diyanet İşleri Başkanlığı'mızın bu kampanyası hakikaten bizim de önemsediğimiz bir kampanya. İnşallah yerini bulur ve kimse kimsesiz kalmaz. Dünya'da hiç kimse dini, milleti, yaşantısı ne olursa olsun kimsesiz kalmasın" şeklinde konuştu.