Terörün asıl amacı eylemlerini gerçekleştirdiği toplum içerisinde korku, panik, umutsuzluk ve karamsarlık oluşturmaktır.

Kendilerini besleyip büyüten finanse eden çevrelerin talepleri doğrultusunda hareket ederler, onların direktifleri doğrultusunda eylemlerini arttırır ya da ara verirler.

“Ne kadar yazıyor, ne kadar konuşuyor, yaşam tarzınızı ne kadar değiştiriyorsanız, teröristin ekmeğine o kadar yağ sürüyorsunuz demektir.”

Biz de Bolu olarak 2 büyük festivalimizi iptal ettik, çünkü Göynüklü şehidimiz, Türkiyeli şehitlerimiz vardı, bu ortamda eğlence yapmak olmazdı.

Festivalden anladığımız bu işte.

Genç partinin oy toplama uğruna mitinglerinde şarkıcı çıkarıp yemek dağıtması gibi bizde festival denince şarkıcılara konser verdirmek anlıyoruz.

Yaptığımız tanıtımlarda festivalin adından çok gelecek şarkıcının görselini kullanıyoruz.

Oysa yapılan festivallerden biri dünyaca marka olmuş Mengen aşçılarının, diğeri yine dünyaya mal etmeye çalıştığımız Türk cumhuriyetlerinin ortak değeri Köroğlu festivalleriydi.

İkisi de programlarından çalgı çengi çıkarılarak organize edilmeli ve yapılmalıydı bu kadar basit düzenlemeyi yapamayacak mıydık yani?

İptal ederek Terörün ekmeğine yağ çalmış olduk.

“Festivaller genelde doyasıya yemeklerin yendiği, çevrenin en güzel şekilde süslenip, temizlendiği olgulardır.”

Festivallerimizi Göynüklü şehidimiz için mevlüt ve duaların edileceği konsepte dönüştürebilir, her yeri Ziya'mızın fotoğrafıyla süsleyebilir, hatta festivallerin ön adına Şehidimiz Ziya Sarpkaya ismini verip hem şehidimizi yüceltmiş hem de terörün bizi yıkmayacağı imajı sağlamış olurduk.

DHA muhabiri Mutlu'nun çektiği fotoğraftaki şehidin ablasının hüzünlü halini eşkıyaya gazete ve televizyondan izlettirip mutlu olmalarını engellerdik.

Tüm bunları beceremeyip terörün Bolu'da hedefine ulaşmasına yardımcı olduk.