Erken doğumların bebeğin sağlığını riske atacak birçok faktörü de beraberinde getirdiğini söyleyen Bolu Özel Çağsu Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı V.Doğu Kemik, erken doğumun sebepleri ve önlenmesi hakkında bilgi verdi.

DÜZENLİ KONTROLLER ERKEN DOĞUMU ÖNLER

Dünyada her yıl 13 milyon prematüre bebek doğduğunu belirten Bolu Özel Çağsu Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı V.Doğu Kemik, erken doğumu önlemenin yolunun ise hamileliğin ilk günlerinden itibaren düzenli bir şekilde kontrolleri ihmal etmemekten geçtiğini belirterek, Hamileliğin ilk günlerinden itibaren kontrolleri ihmal etmemek düşük riskini azaltmaktadır. Daha önce düşük yapmış anne adaylarının, düşük yapma veya erken doğum olasılığı daha yüksek olduğu için bu hamilelerin daha dikkatli olmaları gerekir. Erken doğum riskine sahip hamilelerin doğru beslenme, yorucu ve stresli yaşamdan kaçınma, sigara ve alkolden uzak durma konusunda daha da dikkatli olması gerekir. Doğru takip ve tedavi sağlanmadığı takdirde binlerce bebek erken doğum sebebi ile hayatını kaybediyor” ifadelerini kullandı.

ERKEN DOĞUMA KARŞI GEREKLİ ÖNLEMLERİ ALIN

Erken doğumun önceden tahmin edilip saptanması zor olduğunu belirten V.DoğuKemik,yine de hamileliğin ilk günlerinden itibaren yapılan muayenelerle bu sürecin kontrol altında tutulmasının olanaklar dâhilinde olduğunu belirterek, Rahim ağzı açıklığının muayene ile değerlendirilmesi, hastanın ağrılarının sıklığı ve süresi, ultrasonografik yöntemler ve anne kanı ve amniyon mayi içindeki birtakım biyokimyasal belirteçler erken doğum tahmininde kullanılan yöntemler arasındadır. Bunlarla hem erken doğumun klinik bulguları ortaya çıkmadan önce risk grubundaki hastalar saptanabilir hem de erken doğum hastalarının tanısı ve ileri değerlendirmesi mümkün olabilir” dedi.

ERKEN DOĞUM BELİRTİLERİNİ TANIYIN

Erken doğum belirtilerinin bilinmesinin önemini vurgulayan V.Doğu Kemik, maalesef bu konuda hastalarımızın yeterince bilgili olamadıklarını dile getirerek, Erken doğum, başta uterus kasılmaları ile anne adayı tarafından fark edilebilecek belirtiler verebilir. Bu belirtilerin her anne adayı tarafından bilinmesi gereklidir. Erken doğumun gerçekleşmesinde ilk belirti ‘uterus' kasılmalarıdır. Saatte en az 4 kez kasılmanın olması, vajinal akıntıların artması erken doğumu işaret edebilir. Kasılmalar bazı hamileliklerde kendini ağrıyla hissettirirken, bazı hamileliklerde hiç bir ağrıya da yol açmayabilir. Kasılmalar, adet dönemindeki sancılara benzeyebilmektedir. Bir önceki hamileliğinde erken doğum hikayesi olan bir kadının bir sonraki hamileliğinde erken doğum yapma riski 2.5 kat artabilmektedir. Ancak bu, kesinlikle erken doğum yapacağını ifade etmez, riskinin fazla olduğunu gösterir. İki kez, arka arkaya erken doğum yapan kadınların üçüncü hamileliğinde erken doğum yapma riski daha da fazla artmış olur” dedi.

ERKEN DOĞUMU TAHMİN, TEDAVİ VE KORUNMA” PROGRAMI

Erken doğum eylemi için risk taşıyan hamilelerin ‘erken doğumu tahmin, tedavi ve korunma' programı altında takibinin önemine vurgu yapan V.Doğu Kemik, Tüm hamilelik süreçlerinde erken doğumu tahmin etmek ve engellemek için rahim uzunluğu ölçümü gereklidir. Çünkü her erken doğum yaşayan anne adayının geçmişinde bir risk faktörü bulunmamaktadır. Bunun dışında anne kilosunun ve yaşının ideal aralıkta tutulması, çalışma şartlarının ideal olması, iki gebelik arası geçen sürenin 1 yıl üzerinde olması, sigara ve diğer kötü alışkanlıklardan uzaklaşılması, gebelikte erken doğum açısından önem arz eden enfeksiyonların taranması ve tedavisi önemlidir” diye konuştu. Haber Merkezi