AK Parti Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun, Türkiye Büyük Millet Meclisi Şeref Salonunda ev sahipliğini yaptığı AİBPA toplantısını değerlendirdi. Ercoşkun Başkanlığını yaptığı toplantıda Suriyeli mülteciler konusunun da gündeme getirildiğini söyleyerek, göçün ekonomik boyutunun ele alındığını ifade etti.

Akdeniz havzasındaki ekonomik kalkınma, Arap baharı ile birlikte bölgede yaşanan siyasi sıkıntılara ve özellikle Suriyeli mültecilerin sorunlarının da ele alınan toplantıya 24 Ülkeden çok sayıda Parlamenter, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, AFAD Başkanı Dr. Fuat Oktay ve Dış İşleri Bakanlığı'ndan birçok bürokrat katıldı.

“43 Ülkeden toplamda 280 Milletvekilinin üye olduğu bir Asamble”

AİBPA hakkında bilgi veren Ercoşkun, Akdeniz için birlik parlamenter asamblesi Akdeniz çanağına hitap eden ülkelerden oluşuyor. 27 Avrupa Birliği Ülkesi ve Akdeniz'e kıyısı bulunan 43 ülkeden toplamda 280 milletvekilinin üye olduğu bir asamble. Akdeniz'in geçmişteki barış denizi halini özleyen bir yapı söz konusu, uzun yıllar boyunca AB Ülkeleri tarafından ‘Sömürülen' Akdeniz'e kıyısı olan ülkelerin göç etmesi veya güney ile kuzey arasında ki eşitsizliklerin ortaya çıkardığı problemlerin bir taraftan nasıl çözülmesi gerektiğine yönelik çalışmalar yapan bir asamble. Ben de 2011 den bu yana Akdeniz İçin Birlik Asamblesi'nde Ekonomik Komite Başkanı olarak görev yapıyorum. Ekonomik komite olarak birçok konuyu ele aldık ve netice itibari ile ortaya çıkarttığımız raporları hem deklarasyon olarak genel kurulda yayınladık hem de her ülkenin kendi Parlamento'sunda dile getirilmesi noktasında çalışmalar yaptık” dedi.

“Türkiye, Ortadoğu için rol model bir Ülke”

Ercoşkun; TBMM Şeref salonunda gerçekleştirdiğimiz toplantının konusu, dış yatırımın hem teşviki hem de korunması çünkü doğrudan yabancı yatırım ülkelerin gelişmesine pozitif etki sağlıyor. Bu manada dış ülkelerden konuşmacılarımız vardı. Mesela Avrupa Akdeniz Ekonomik Forumlar Kurulu Başkanı Direktörü Prof. Dr Jean LoisRafiel konuştu. Diğer taraftan da Avrupa Yatırım Bankası'nın Türkiye Temsilcisi bir konuşma yaptı. İki konuşmadan sonra bildiğiniz gibi bizim gururumuz olan bir kurumumuz var Başbakanlık Yatırım Destek Ajansı, bu ajansın baş proje direktörü Sayın Necmettin Kaymaz da, Türkiye örneğini orada sundu. Çünkü Türkiye'nin özellikle son 10 yıldaki almış olduğu yabancı yatırımlar ve nerden bu yabancı yatırımları alıyoruz. Ayrıca bizde artık konu olan ülkelere de yabancı yatırımcı olarak gidiyoruz. Dolayısı ile çok başarılı bir Türkiye örneği var. Bu başarılı Türkiye örneğinin özellikle güneyden gelen yani Afrika'nın kuzeyi olarak tanımlayabileceğimiz ve orta doğuya hitap eden ülkelere çok önemli bir rol model olabileceğini düşündük. Gerçekten de çok isabetli oldu çok doyurucu çok detaylı görüşler ifade edildi ve Türkiye örneğinden yola çıkılarak tabi her ülkenin kendi şartları değişebilir ama yapılabilecek çalışmalara da ışık tuttu. Tabi biz bu konuşmalardan daha sonra bir rapor oluşturuyoruz ve bu raporu da genel kurulda yayınlayacağız. Ben katılan tüm katılımcıların yani Avrupa'nın her ülkesinden olsun gene Fas Cezayir, Tunus gibi ülkelerden katılanlar olsun. Oldukça faydalı bir toplantı ve görüş alışverişi olduğunu düşünüyorum.”

“Suriye'de son 3 yıldır 300 binden fazla insan hayatını kaybetti. Yaklaşık 5 milyondan fazla Suriyeli'de komşu ülkelerde sığınmacı yaşıyor”

Ercoşkun; Bir diğer konuda göçün ekonomik boyutu idi. Şimdi yanı başımızda gerçekleşen bir insanlık dramı var. Suriye'de son 3 yıldır 300 binden fazla insanın hayatını kaybetmiş olması ve yaklaşık olarak 5 milyondan fazla Suriyelinin komşu ülkelerde sığınmacı olarak barınması ve bunun getirdiği sıkıntılar. Türkiye'de bu durum için yapılan çalışmalar hakkında Afad Kurumu Başkanız Sayın Fuat Oktay Bey sunum yaptılar. Buda müthiş derecede etkili bir sunum oldu. Çünkü Türkiye'nin diğer ülkelerle kıyaslandığı zaman ne kadar büyük bir çalışma ortaya koyduğunu ifade ettik ama diğer taraftan bizi gururlandıran bizi onurlandıran en önemli şeyde GSMH göre en yüksek oranda bu tür harcamaları yapan birinci ülkenin Türkiye olmasıydı. Bu konuda gerek Birleşmiş Milletlerin (BM) gerekse Avrupa Birliğinin (AB) daha fazla inisiyatif alması ve yardım noktasında da taşın altına elini koyması gerektiğini, Asamble'deki bütün katılımcı Ülkelere altını çizerek bir kez daha söyledik.”

Haber Merkezi