Yoğun Ankara gündeminin ardından kentimize dönen AKP Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun, basın kahvaltısında basın mensuplarıyla buluştu. 1 Kasım seçimlerine giden süreci kamuoyu ile paylaşan Ercoşkun, Son tezkerede yaşanan gelişmeleri aktardı.

AKP Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun, düzenlediği kahvaltılı basın toplantısında son günlerdeki konular hakkında açıklamalarda bulundu. Ercoşkun düzenlediği basın toplantısında şu ifadeleri kullandı;

BU BİR KOALİSYON DEĞİL

Anayasanın amir hükümlerindeki koşullar gerçekleştiği anda da Sayın Cumhurbaşkanımız seçim kararını aldı ve ülke 1 Kasımda tekrar seçimleri yaşayacak. Tabi anayasal bir zorunluluk olarak da kurulan bir seçim hükümeti var. Bu seçim hükümetinin hangi usuller ve esaslarla kurulacağı anayasanın amir hükümlerinde yer alıyor. Dolayısıyla burada herhangi bir inisiyatif ve uygulama olması mümkün değil. Bu bir koalisyon değil. Altını çizeceğimiz en önemli nokta bu. Bu hükümet seçim hükümeti ve bu hükümette kimlerin yer alması gerektiği hangi ihtisaslara göre bu sürecin yönetileceği anayasada gayet açık şekilde belirtilmiş. Dolayısıyla bu süreç hepimizin gözü önünde cereyan etti.

BU SÜRECİ DE SABOTE ETMEYE ÇALIŞTILAR

Maalesef daha ilk akşam olası bir seçime evet diye çıkan ya da hadi hemen seçim yapalım diye çıkan başta MHP olmak üzere daha sonra da CHP bırakın koalisyon görüşmelerinden bir netice almayı seçim hükümetine bile üye vermeyerek, hatta seçimin yapılmasını bir taraftan ifade ederek bu süreci de sabote etmeye çalıştılar ve gayret ettiler. Bunu da açıkça gördük. Dolayısı ile dünyanın neresinde olursa olsun muhalefet seçim ister iktidar seçimi ertelemek ister ama Türkiye'de ne hikmetse muhalefet seçim olmamasını istiyor. Geçtiğimiz dönemdeki iktidar ise bir an önce seçim olup bu ortamın tekrar milletin iradesine başvurularak neticelendirilmesini arzu ediyor. Yaşanan tablo tam da bu.

BİR RUH ÜÇÜZLÜĞÜ MODELİNİN OLUŞMASINA GERÇEKTEN ÇOK ŞAŞIRDIK

Çünkü bu tezkere görüşülürken, meclisin açıldığı gün olması hasebiyle kurulan kabinede yer alan bakanların milletvekili olmayan bakanların yemin etmesi gerekiyordu. Bu da meclis içtihatları içerisinde nasıl olacağı ve olması gerektiği 1920'den bu yana çalışan meclisimizde geçtiğimiz dönemlerde yaşanan olaylar bunlar. Buna karşı meclis iç tüzüğünde, uygulamalarında bunun nasıl olması gerektiği usulleri esasları da var. Fakat buna rağmen, CHP, MHP ve HDP'den grup başkan vekilleri gerekse de milletvekilleri bir usul tartışması açtılar. Dediler ki, ‘Milletvekili olmayan kişiler burada yemin edemezler'. Meclis başkanlığı da, meclisin usul ve esaslarına göre çalışırlar. O gün de MHP'den meclis başkan vekili seçilen Koray Aydın oturumu yönetiyordu. O da meclisin daha önceki uygulamalarını ve iç tüzükteki hükümleri ortaya koyarak bu usul tartışmasını gerçekleştirdikten sonra, ‘Benim meclis başkan vekili olarak tutumum kabinede yer alan kişilerin yemin etmesi yönündedir. Benim de bunu uygulamam lazımdır' dedi. Buna da itiraz ettiler. Bir oylama yapılmasını istediler. Bu oylamada Meclis başkan vekilinin tutum aleyhine oy kullandı. CHP ve HDP milletvekilleri Bu bizi şaşırtmadı. Çünkü daha 7 haziran seçimlerinden de çok önce yani Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden itibaren başlayan bir birliktelik vardı. 7 haziran seçimleri öncesi bu birlikteliğin tavan yaptığını gördük Bazı CHP genel başkan yardımcılarının bile hem kendisinin hem de ailesinin HDP'ye oy verdiğini gördük. Bolu'da İzzet Baysal Caddesinde CHP'li üyelerle HDP'lilerin kol kola eylem yaptığını gördük. Dolayısı ile şaşırmadık. Gene CHP ile HDP kol kola aynı doğrultuda karar veriyorlar. Ama bizi asıl şaşırtan mesele CHP ile HDP'nin bu kardeşlik ve ruh ikizliğine MHP'nin de katılarak bir ruh üçüzlüğü modelinin oluşmasına gerçekten çok şaşırdık. Bir taraftan bozkurt işaretleri ile yapılan oylamadaki el kaldırış onun yanında HDP'lilerin zafer işaretleri ile bir araya geldi. Bunu anlamak ve algılamak mümkün değil. Ama şu şekilde ifade edilebilir. Sadece ve sadece AK Parti karşıtlığını ortaya koyabilen bunun dışında memlekete ve millete dair hiçbir argüman ortaya koyamayan yapı AK Parti karşıtlığı üzerinde bir birleşme sergiledi. Bunu da meclisteki oylama ortaya koydu. Ama bunda da başarılı olamadıkları oylama neticesinde ortaya çıktı. Çünkü bizim 258 milletvekilimiz olmasına rağmen bizden daha fazla bu 3 parti milletvekili sayısı olmasına rağmen oylamada AK Parti grubunun neredeyse tamamı mecliste olduğu için onlardan daha fazla oy çıktığında bizim meclis başkan vekili tutumu lehine yaptığımız oylama kabul edildi. Dolayısı ile çok büyük bir moral bozukluğu ile kendi içlerinde de tartışmalar yaşayarak oturumu terk ettiklerine şahit olduk” diye konuştu.

Ercoşkun, önümüzdeki süreçteki durumunda aynı şekilde olacağına inandığını dile getirerek, 1 kasım seçimlerinde milletimiz sadece AK Parti karşıtlığı üzerinden siyaset yapmaya çalışan bunun dışında herhangi bir argüman ve bakış ortaya koyamayan partilerle AK parti'nin yarışını izleyecekler. Netice itibari ile de 1 kasım da iradelerini sandığa yansıtacaklar. Biz bu iradeye her zaman saygı duyduk. Dolayısı ile 1 kasım seçimlerinde hangi irade sandığa yansırsa yansısın başımızın üzerinde yeri var” dedi.

AK PARTİ, CHP KOALİSYONUNA ÇOK SICAK BAKMIYORDU

Bu süreç neticesinde bir koalisyon beklentisi vardı parti yönetimlerinde. Fakat geçtiğimiz dönemde ben Bolu'daki gözlemlerimi aktarmıştım. Bolu'da ilçelerinde ve köylerindeki birçok yerde gerek AK Partiye oy veren gereke diğer partilere oy veren vatandaşların görüşlerini alma fırsatımız oldu. Ben defalarca söyledim bir kez daha söylemek istiyorum. AK Partiye oy verenlerin büyük kısmı ile CHP'ye oy verenlerin büyük kısmı AK Parti CHP koalisyonuna çok sıcak bakmıyordu. Dolayısı ile tabanda bir birliktelik sağlayamıyorsanız tavanda sağlayacağınız bu birlikteliğin memlekete ve millete katacağı bir artı değer olmaz. Dolayısı ile CHP ile yapılan koalisyon görüşmelerinin olumsuz neticelenmesinin ana sebebini ben bu olarak görüyorum.

GÖRÜŞMELERİNİN DAHA BAŞLAMADAN BİTMESİNE SEBEP OLDU

Bunu da sahada görebildik. Fakat buna rağmen de MHP genel başkanının tutumu ile alakalı bir olumsuz süreç gerçekleşti. Her ne kadar ara ara MHP genel başkanı sayın Bahçeli biz gövdemizi koyarız demesine rağmen ertesi ghün döndü AK Partiyi CHP ile hatta HDP ile bir koalisyon kurmasına işaret etti. Akıl vermeye çalıştı. Kendisine oy veren kişilerin iktidara gelmek için en azından hükümet ortağı olması için oy verdiğini bir bakıma unutmuş oldu. Bu da MHP ile yapılacak koalisyon görüşmelerinin daha başlamadan bitmesine sebep oldu. Tabi 1 kasım seçimleri neticesi itibari ile, hangi parti olursa olsun. Kim olursa olsun tek başına bir iktidarın Türkiye'ye milletimize çok büyük artılar ve değerler katacağını görmemek mümkün değil. Fakat sonuç ne olursa olsun 1 kasım neticesinde oluşacak tabloya göre bu ülkenin geleceğine yön vereceğiz. Atacağımız her oyla milletin sandığa yansıtacağı iradesi ile bu belli olacak.

TEKRAR BU GÖREVİ YAPMAYI ARZU EDİYORUM

AK Partide geçtiğimiz hafta arkadaşlarımız milletvekilliği aday adaylığı için başvuruda bulundu. Ben bütün arkadaşlarımızı bu hizmet yarışı içinde yer alma arzularından dolayı tebrik ediyorum. Tabi bu bir süreç bu süreç neticesinde genel merkezimiz başta genel başkanımız olmak üzere adayları tespit edecekler. Netice itibari ile 3 tane milletvekili adayı çıkacak. Hangi arkadaşımız aday olursa olsun AK Partiyi en güzel şekilde temsil edeceğine inanıyorum ben. Ben de evraklarımı tamamlayarak AK Parti Genel merkezine adaylık başvurumu yaptım. Fakat ben hep şunu söyledim bu işin bir onuru ve gururu var. Bolu'yu Bolu'nun her köşesindeki o saf ve temiz dokuyu TBMM'de temsil etmek bizim için çok büyük onur ve gururu. Herkese nasip olmaz. Gerek 24'üncü dönemde gerekse çok kısa olmasına rağmen 25'inci dönemde Bolumuzu TBMM'de temsil etme şerefine nail olduk. Önümüzdeki dönem de eğer nasip olursa tekrar bu görevi yapmayı arzu ediyorum. Ama nasip olmazsa da o zaman gösterilen adaylarla birlikte bizim üzerimize ne vazife düşerse yapmaya gayret edeceğim” Haber Merkezi