TBMM'de 'İş kanunu ile bazı alacakların yeniden yapılandırılmasına dair kanun tasarısı'nın görüşmelerinde söz alan CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, ülkelerindeki iş savaş sebebiyle Türkiye'ye sığınan Suriyeli vatandaşlar hakkında hükümete uyarılarda bulundu. Milletvekili Özcan, Bakın ben buradan uyarıyorum. Bu olaylar bütün Anadolu'ya sıçramak üzere. Ve bu olayların sonunda hem Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşları zarar görecek hem de Suriye'den kaçıp bize sığınan Suriye Vatandaşları zarar görecek” diye konuştu. Özcan'ın konuşmasını yaptığı sırada meclis sıralarından sesler yükseldi.

'Bugün Türkiye'de çok ciddi bir yara haline gelen ve her geçen gün büyüyen ve büyüme eğiliminde olan bir yaraya parmak basmak istiyorum' diyen Milletvekili Tanju Özcan, Sayın Milletvekilleri biliyorsunuz her gün konuşuyoruz. Yaklaşık üç yıl önce Suriye'de olaylar patlak vermişti. Tabi hükümetinizin üstün öngörüsü sayesinde ve katkıları sayesinde Suriye'deki bu olaylar büyüdü bir iç savaş haline geldi ve bunun sonucunda da yaklaşık kimine göre bir buçuk milyon, kimine göre iki milyon Suriyeli sayısını bile bilmiyoruz böyle bir şey olamaz. Türkiye'ye geldi yerleşti. Şimdi tabi ki ben Suriye'den kaçan insanların durumuna bakıyorum, insani yönden değerlendiriyorum. Diyorum ki bu insanlar ölümden kaçtılar bize sığındılar. Ve bizim bunları kabul etmemiz bence de doğaldı ve gerekliydi. Ancak bundan sonra sıkıntı başladı sayın Milletvekilleri. Şimdi buraya gelen Suriyelilerin durumları belli değil. Uluslararası hukukta nasıl tanımlanıyorlar oda belli değil. Sığınmacı mı mülteci mi? Hiçbir şey belli değil. Geldiler Türkiye'ye ellerini kollarını sallayarak. İstedikleri ile gittiler ve yerleştiler. Şuanda siz hükümet olarak, devleti yöneten hükümet olarak hangi ilde kaç Suriyeli vatandaşın bulunduğunu dahi bilmiyorsunuz. Biz bu konuda defalarca soru önergesi verdik, hiçbirine cevap verilmedi. Biz bugüne kadar bizden saklanıyor sanıyorduk ama; şunu fark ettik ki hükümette bilmiyor” ifadelerini kullandı.

"SURİYE SINIRI ZATEN YOL GEÇEN HANINA DÖNMÜŞ DURUMDA"

Özcan konuşmasının devamında; "Suriye sınırı zaten yol geçen hanına dönmüş durumda. Elini kolunu sallayan herkes Türkiye'ye giriyor ve istediği şehre yerleşiyor. Ben geçen hafta durumun vahametini bir kez daha anladım. Birkaç saatliğine Bolu'ya gittim. Orada yolda kısa bir yürüyüş yaptım. O gün konuştuğum herkes aynı şeyi söyledi. Artık Suriyeli vatandaşlarımızın yerel halkla ilişkilerinde çok ciddi sıkıntılar yaşanmaya başlamış. Bu doğaldır, farklı bir kültürden geliyorlar. Farklı gelenekleri, örfleri adetleri var. Sonuçta tamamen yabancı oldukları bir coğrafyada bir şehirde, o şehrin yerel halkıyla sıkıntı yaşamaları son derece doğal. Mesela ne sıkıntı yaşıyorlar? Şimdi bu arkadaşlarımız büyük bir çoğunluğu bu vatandaşlar, Suriye vatandaşları iş güç sahipleri olmadıkları için vakitleri bol. Gruplar halinde dolaşıyorlar. Ve genellikler sadece erkeklerden oluşan gruplar oluyor bu. Bundan dolayı toplumda ister istemez bir önyargı oluşmaya başlıyor ve sürtüşmeler başlıyor. İşte Maraş'taki olayları gördünüz, Antep'teki olayları gördünüz. Hatay'daki olayları gördünüz. Bakın ben buradan uyarıyorum. Bu olaylar bütün Anadolu'ya sıçramak üzere. Ve bu olayların sonunda hem Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşları zarar görecek hem de Suriye'den kaçıp bize sığınan Suriye Vatandaşları zarar görecek. Bu konuda gerekli önlemleri almıyorsunuz hükümet olarak." dedi.

"ÇADIR DEVLETİ GİBİ OLDUK"

CHP Bolu Milletvekili Özcan son olarak; "Bakın Suriyeli vatandaşlar Türkiye'ye gelip yerleştikten sonra, Türkiye'de asayiş olayları arttı. Hırsızlık olayları maalesef arttı. Bunun yanı sıra fuhuş ciddi anlamda arttı. Dilencilikle ilgili bir şey söylememe gerek yok herhalde Kızılay'a giden herkes bundan şeyini görmüştür. Şimdi bir şey söyleyeceğim. Bunları konuşmamız lazım. Sosyal bir yara haline gelmeye başladı. Ben o insanların insani durumuyla ilgili tespiti yaptım. Ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşlarına da sahip çıkacak. Yok böyle bir şey. Önüne gelen çadır devleti gibi olduk zati halinizin hükümetleri döneminde. Böyle bir şey olabilir mi? O zaman açalım bütün sınır kapılarını herkes gelsin yerleşsin. Ben önemli bir şeyden bahsediyorum. Yarın Türkiye'de bu olaylar sebebiyle kan dökülecek. Hepimiz üzüleceğiz. Bunun tedbirini alın. Canı isteyen istediği yere yerleşmesin. En azından bu insanlar sığınmacıysa belli bölgelerde tutalım. Aksi halde durum çok vahamet arz edecek. Çok yanlış şeyler yaşanmaya başlayacak. Ben burada bir uyarı görevi yapmak istiyorum. O insanları anlıyorum ama o insanların verdiği rahatsızlıktan dolayı, rahatsızlığını dile getiren Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının sıkıntılarını da sizlerle paylaşıyorum. Bakın geç olmadan bu konuda hükümet derhal tedbir almalıdır. Artık şu sınırda da güvenlik önlemlerini de almalıdır” diyerek konuşmasını sonlandırdı.