İl Milli Eğitim Danışma Komisyonu'nun yılsonu toplantısı Bolu Valisi Aydın Baruş'un başkanlığında yapıldı. 2014-2015 eğitim-öğretim yılının değerlendirildiği komisyon toplantısında 2015-2016 eğitim- öğretim yılı için de değerlendirmelerde bulunuldu.

İl Milli Eğitim Müdürlüğü toplantı salonunda yapılan toplantıya Bolu Valisi Aydın Baruş, Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hayri Coşkun, İl Milli Eğitim Müdürü İbrahim Çavuşoğlu kamu kurum ve kuruluşların yöneticileri, sivil toplum kuruluşu yetkilileri, eğitimciler, öğrenci ve veliler katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan İl Milli Eğitim Müdürü İbrahim Çavuşoğlu, il genelinde toplamda 200 okulda başarılı ve verimli bir eğitim dönemi geçirdiklerini belirtti.
İl Danışma Komisyonu'nun da görüşülen konuların önemine değinen Çavuşoğlu Bu komisyonun görüşleri toplumun her kesimini kapsamakta. Buradaki görüşler bizlere ışık olacak, hedef olacak” dedi. Okullarda soysal faaliyetlere bu yıl daha fazla önem verdiklerini belirten İl Milli Eğitim Müdürü İbrahim Çavuşoğlu Hedefimiz her öğrencinin en az bir faaliyette bulunmasını sağlamak. Tiyatro, müzik, spor gibi birçok alanda çalışmalarız devam ediyor. Tabi ki bunun yanında akademik eğitimi boş bırakmadık. Ülke genelinde ortalamanın 25 puan üzerindeyiz. Okullarda kurslarla akademik eğitimi destekliyoruz. Yeni öğretim yılında da bu çıtayı daha da yükselteceğiz” dedi.

2014-2015 öğretim yılında yapılan faaliyetler hakkında sunum yapan Çavuşoğlu Zümreler çalışıyor projemiz bakanımızın katılımı ile düzenlendi. Bu proje ile aynı branşta görev alan en ücra okulda ki öğretmenimizle merkezdeki öğretmenimiz birlikte çalıştayda yer aldılar. Mesleki çalışmalarını birlikte değerlendirdiler. Ayrıca kitap okuyorum projesi ile binlerce kitap öğrencilerimize ulaştı. Ülkemizdeki bir çok yazar ilimize kadar gelerek öğrencilerimizi bu usta kalemlerle buluşturdu. Bilime yolculuk projesi ile bilişim dünyasında önemli yol kat etmeyi hedefliyoruz. Bu konuda Avrupa ülkeleri ve Amerika'da yer alan akademisyen ve bilim adamları ile online olarak konferanslar yapıyoruz ” dedi.

İl Milli Eğitim Müdürü İbrahim Çavuşoğlu 2014-2015 yılında projesi devam eden yatırım programları ve cari harcamalar ile ilgili bilgileri katılımcıları aktardı. Toplantının devamında ise görüş ve fikirlere yer verildi. Bu kapsamda toplantıda söz alan Abant İzzet Baysal Üniversitesi Prof. Dr. Rektörü Hayri Coşkun ise Milli Eğitim Müdürlüğünün bu yıl ortaya koyduğu projeler oldukça farklı. Güzel işlere imza atılıyor. Milli Eğitim ile Abant İzzet Baysal Üniversitesi paydaş olan iki kurum. Ortaöğretimden çıkan öğrenci bize geliyor. Üniversiteye Bolu'dan yüzde 13 öğrenci alımı oluyor. Yüzde 87 diğer illerden geliyor. Bu kapsamda Milli Eğitime bu projeler ile ilgili olarak her türlü desteği vermeye hazırız. Diğer taraftan ise çocuklarımıza milli bilinci de vermeliyiz” dedi.
Toplantının devamında diğer katılımcılar da fikirlerini aktarırken, toplantıda yer alan öğrencilerde kendi fikirlerini de ilettiler.

"ARTIK FIRSAT EŞİTLİĞİ VAR"
Toplantının sonunda konuşan Bolu Valisi Aydın Baruş da, "2014-2015 eğitim öğretim yılında yapılan çalışmalar, gerçekleşen projeler hakkında özet bilgiler aldık. Öncelikle bu projelerde yer alan, bunları gerçekleştiren, fikir olarak bunları ön plana çıkaran arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Bunlar gerçekten öğrencilerimiz için son derece yararlı projeler. Bu projelere ek olarak benim belirtmek istediğim ek hususlar var. Bildiğiniz gibi bu yıl artık dershaneler ortadan kalkıyor. Dolayısı ile üniversiteye hazırlık ve TEOG sınavlarına hazırlık, tamamen devletin denetiminde okullarımızda açılacak olan kurslarla gerçekleştirilecek. Bunun haricinde tabi ki veliler çocukları için taşıdıkları hassasiyet neticesinde özel çabalara girebiliyorlar. Ama bizim esas olarak yıllardan beri dile getirdiğimiz, velilerimizin yakındığı, okul idarecilerimizin yakındığı eğitimde fırsat eşitliği konusunu ön plana çıkaran bu anlayış, bizim çabalarımızla hayat bulacak. Şimdiye kadar, ‘parası olan dershaneye gidiyor, daha iyi eğitim alıyor, parası olmayan da bu imkandan istifade edemediği için geri planda kalıyor ve başarılı olamıyor' gibi bir eleştiri vardı. Bu olumsuzluğu yok etmenin fırsatı artık elimizde. Biz okullarımıza açtığımız kurslarda ne kadar başarı sağlarsak ve Bolu olarak da buna öncülük edersek, Bolu'daki velilerin güvenini sağlarsak, çocuklarımızın büyük çoğunluğu bundan fayda sağlayacaktır. Devletimiz dedi ki ‘Ben artık eğitimdeki adaletsizliğe yol açan bu duruma son vermek istiyorum ve bunu kendi desteğimle yaptırmak istiyorum, öğretmenlerimize de güveniyorum.' Bunu ispatlayacak olanlar okul idarecilerimiz ve öğretmenlerimizdir. Bu çalışmada motive olmak çok önemli. Bu motivasyonu yakalayalım, öğretmen ve öğrencilerimizi motive edelim. Öğrencilerimize okula değil de dışarıda dershaneye gidiyor hissini vererek rahat bir ortamda onlarla birlikte, dersler dışında da bir takım aktivitelerde bulunarak çocuklarımıza bu sistemi sevdirelim. TEOG sınavlarında Türkiye çapında sağlamış olduğumuz başarıdan gerçekten gurur duyuyoruz. Bunda tabi ki Bolu'nun eğitime vermiş olduğu, velilerin eğitime vermiş olduğu önemin ciddi bir payı var ama en büyük pay da bu motivasyonu sağlayan ve en ücra ilçemizde bile başarıya azmetmiş başarılı öğretmen arkadaşlarımızın bulunmasıdır"

"EĞİTİM SADECE DERS ÖĞRETİMİNDEN İBARET DEĞİL"
Konuşmasının devamında eğitimin sadece ders öğretiminden ibaret olmadığını dile getire Vali Baruş, eğitimde başarılı olmak için sanatsal ve spor faaliyetlerinin de önemine değinerek sözlerine şu şekilde devam etti:
"TEOG sınavlarındaki bu başarıyı üniversite sınavlarında da sağlamamız gerekiyor. Eksikliklerimizi iyi tespit etmemiz gerekiyor. Ortaöğretimde bu başarıyı yakalamışken lisede niye biz aşağılara doğru gitmişiz, eksikliklerimiz neler. Bu konuda belki de motivasyon eksikliğimiz var, belki öğretmenlerimizden kaynaklanan sıkıntılar var, belki de öğrencilerimizin sosyal hayatını tam olumlu bir yöne yöneltemeyişimiz var. Eğitim sadece ders öğretmekten ibaret değil. Bir insan yetiştirirken, geleceği inşa ederken komple bir kişilik inşa ediyorsunuz. Bu kişiliğin bir tarafı dersken, eğitimde başarılı olmakken, diğer tarafı karakter, duygusallık, diğer kişilik alanlarıdır. Bu alanlarda da başarı sağlamamız gerekiyor ve gençlerimizi yönlendirmemiz gerekiyor. Milli Eğitim Müdürümüzün az önce sunduğu faaliyetler çocuklarımızın sağlam ve kişilikli yetişmesi için önemli aktiviteler. Sanatsal faaliyetler bunun için çok önem taşıyor. Sadece derse gönderdiğiniz bir öğrenciyi sağlıklı olarak geleceğe hazırlayamazsınız. Çocuklarımızın hem spora hem de sanatsal aktiviteye devam edip hem de başarılı olması çok daha önemsenmesi gereken bir konu. Vücut sağlığı yerinde olmayan, ruhsal sağlığı yerinde olmayan bir gencin TEOG sınavında başarılı olup 120 soruyu da doğru cevaplaması çok önem taşımıyor. Gelecekte onu bekleyen çok büyük zorluklar var demektir. Derste başarıyı sağlayıp da diğer tarafta eksiklikler kalıyorsa bu problemli bir durumdur. Öyle başarılı öğrenciler biliyoruz ki Türkiye'nin en üst düzey Tıp Fakültelerinden mezun oluyor, mühendisliklerden mezun oluyor fakat 30 yaşına geldiğinde hayata dair tüm beklentileri yok oluyor. Biz böyle bir gençlik istemiyoruz. Biz hem eğitimini iyi yapan hem de geleceğe ilişkin idealleri olan gençlik istiyoruz. Bu idealleri taşıması için onun ruhsal, bedensel özelliklerini güçlendirmesini sağlamamız gerekiyor. Bunun için sanatsal faaliyetlere verdiğimiz desteği devam ettirelim ve okullarımızda mutlaka her öğrencimizin bir sanatsal faaliyete katılması yönünde çaba sarf edelim.

"SPOR YAPMA ALIŞKANLIĞINI ÇOCUKLARIMIZA AŞILAMALIYIZ"
Diğer taraftan eksik gördüğümüz bir yön de gençlerimiz ve öğrencilerimizdeki spor yapma alışkanlığı. Spor ve sanata yönelik dersler bizde biraz geçmişten beri gereksiz dersler olarak görülüyor. Resim dersi, müzik, beden eğitimi dersi bunlar vakit geçirilmesi gereken, boş zamanların kullanıldığı dersler olarak görülüyor. Bunun ortadan kaldırılması lazım. Bunun için de sportif faaliyetlerde gençlerimizin sportif tesislerimizden mümkün olduğunca fazla istifade etmelerini sağlayalım. Diğer taraftan Milli Eğitim Müdürlüğü'nce spor sahalarının, salonlarının ortaklaşa kullanılması yönünde Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü ile aktif bir şekilde çalışılmalı. Sporla ilgili bir proje başlatılmalı. Sportif aktivitelere katılmak isteyen öğrencilerimizin okuldan alınması, evlerine bırakılması konusunda gerekli çalışmalar yapılmalı. Yani ailelerimize de ek yük oluşturmayalım. Sporunu yapan çocuğumuzun akşam eve geldiğinde dersini de çok iyi yapacağına inanıyorum.

"MİLLİ BİLİNCİN ARTIRILMASI LAZIM"
Bir diğer konu ise milli bilincin artırılması ki çok önemli. İdeal sahibi gençler yetiştirmek konusunda bunu önemsemek lazım. Başarılı nesiller yetiştirelim ama bu başarının bir hedefi olsun. Biz başarıyı ülkemizin dünyada sayılı ülkelerden olması ve her ferdimizin bu ülkede yaşamaktan gurur duyması için istiyoruz. O bilinci verdiğimiz zaman hem başarı artacak , başarı sonucu gelen tatmin düzeyi de artacaktır. Bu anlamda da Belediyemizle işbirliği çerçevesinde, milli bilincimize işaret eden tarihi yerlerin gezilmesi ve bu yerleri gezerken de gerekli tarih bilincinin eğlenceli bir ortamda verilmesinin sağlanması lazım. Tarihi öğretirken onu sevdirmeliyiz.

"SPORTİF BAŞARIYI YAKALAYAN ÖĞRENCİLERİMİZ DE ÖDÜLLENDİRELİM"
Başarılı öğrencilerimizi ödüllendirmeye gayret ediyoruz. Sadece derslerde sınavlarda değil bir de sanat ve spor alanında başarılı olan çocuklarımızı da toplumun önüne çıkaralım, onları ödüllendirelim. Yani sınavlarda başarılı olanlara ödül verirken onun yanında bu aktivitelerde Türkiye çapında başarı sağlayan okul öğrencilerimizi de ödüllendirelim. Bu da çocuklarımıza bir teşvik olsun. Ben buradan Bolu'daki eğitimimizin ilerlemesinde emeği olan herkese teşekkür ediyorum. Başarılı olan öğrencilerimize hayatları boyunca mutluluklar diliyorum. 2015-2016 eğitim- öğretim yılının Bolumuza ve ülkemize hayırlar getirmesini Allah'tan niyaz ediyorum. İnşallah önümüzdeki yıl projelerimizi daha da geliştirerek eğitim ve öğretimimize pozitif katkılar sağlarız, halkımızı daha fazla memnun ederiz." Haber Merkezi