CHP Gençlik Kolları Başkanı Eda Bayraktar, Türkiye'de yine herkesin kafası karıştı. Kendi ülkesinde basılmamış kitapları toplatan, gazetelere televizyonlara yayın yasağı koyan, 10 kişiyi toplu halde görünce biber gazıyla müdahale edilmesini meşru gören başbakan Paris'te basın özgürlüğüne saldırıldı diye koşa koşa yürüyüşe katılmaya gitti” dedi.

Genç Başkan açıklamasında şu ifadelere yer verdi; Bazı televizyonlar arada bir yerlerde kendine yer bulmaya çalışan başbakanımızın yürüyüşe önderlik ettiğini söyleyerek hepimizi güldürdü. Bu arada insanlar Je suis Charlie Hebdo” diyenler ve dine hakaret edenlere bu saldırının az bile olduğunu düşünenler olarak ikiye ayrıldı. Dine hakaret basın özgürlüğü olarak adlandırılamaz, ancak dini amaçlar bahanesiyle yapılan böyle bir katliam da kabul edilebilir değil” deme şansı hiç kimseye bırakılmadı. Herkesin vicdanı bugünlerde yine ya siyah olmak zorunda, ya beyaz. Bu arada özgürlüğün anlamını bilmeyen gazeteciler (!) hakaret eden basının özgür basın olduğunu sanarak, her zaman yaptıkları gibi fırsattan istifade, Atatürk'e yine bir saldırı gerçekleştirdiler. Atatürk'ün photoshoplu fotoğraflarını yayınlayarak Basın özgürlüğümüz!” dediler. Kemalistlerin Mustafa Kemal'i putlaştırdığını yazdılar. Oysa hiç bir Kemalist'in Atatürk'ün tanrı olduğunu kabul ettirmek gibi bir iddiası yoktur. Çünkü Kemalistler, çarpık ideolojilere inananlar gibi ona dokunmanın ibadet” olmadığını bilecek entelektüel birikime sahip insanlardır. Bunu belli olgunluğa erişmiş ve siyasi olayları çok az takip eden herkesin bilmesi gerekir. Kendileri de çok iyi biliyor. Ancak kalemi güçlü olmadan gazeteci olma iddiasındaki bu adamlar iğrenç photoshop oyunlarıyla Atatürk'e hakaret etmenin onu küçülteceğini sanıyor. Bu kabul edilir bir ayıp değildir. Utanmazlıktır, saygısızlıktır, nankörlüktür. Atatürk'ün partisinin ona inanan ve ardından yürüyen gençliği olarak Akit gazetesini kınıyoruz ve tüm örgütlerimizle birlikte gerekenin yapılacağını bildiriyoruz.”