Barış İçin Akademisyenler inisiyatifinde bir araya gelen 1128 akademisyen, bölgede süren sokağa çıkma yasaklarının beraberinde getirdiği hak ihlalleri ile Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasayı ve taraf olduğu uluslararası sözleşmeleri ihlal ettiğini söylemiş ve Bu suça ortak olmayacağız” demişti. Bu akademisyenlere karşı ‘Türkiye için Akademisyenler' çatısı altında bir araya gelen akademisyenler karşı imza kampanyası başlattı. Bu imza kampanyasına ise AİBÜ'den 22 akademisyen destek verdi.

‘Bu suça ortak olmayacağız' diyerek bir araya gelen akademisyenlere karşı ‘Türkiye için Akademisyenler' adı altında karşı bir imza kampanyası başlatıldı. PKK terör örgütüne en ufak bir eleştiri getirmeyen açıklamaya AİBÜ'den 3 öğretim görevlisi destek vermiş, Bolu kamuoyu bu akademisyenlere sert tepki göstermişti.

Tepki çeken bildiri sonrası bir araya gelerek ‘Türkiye için Akademisyenler' adı altında bildiri hazırlayan akademisyenler, imza toplamaya başladı. Bu bildiriye AİBÜ'de görevli 22 akademisyen imza verdi. İşte o isimler; Doç. Dr. Muhammet Yıldırım, Yrd. Doç. Dr. Erol Akpınar, Doç. Dr. Tarık Vural, Yrd. Doç.Dr. Erkan Kılıç, Yrd. Doç. Dr. Serdar Uğurlu, Yrd. Doç. Dr. Mürsel Özalp, Doç.Dr. Mehmet Öztürk, Öğr. Gör. Nuri Sezer, Öğr. Gör. Uğur Soykan, Yrd. Doç. Dr. Nihat Burak, Yrd. Doç. Dr. Ferit Sönmez, Öğr. Gör. Ayhan Terzibaş, Öğr. Gör. Yasin Kara, Yrd. Doç. Dr. Cahid Kara, Prof. Dr. Yahya Mustafa Keskin, Prof. Dr. Cabir Terzioğlu, Arş. Gör. N. Kübra Çelik, Öğr. Gör. Uğur Soykan, Prof. Dr. Yahya Mustafa, Yrd. Doç. Erol Bahçivan, Arş. Gör. Kübra Çelik, Doç. Dr. Ahmet Ocak, Doç. Dr. Hakan Türker, Yrd. Doç. Dr. Abdülhamit Eş

İmzaya açılan bildirinin tam metni şöyle:

“Son zamanlarda buldukları her fırsatta Türkiye Cumhuriyeti'ni karalamak ve aşağılamak için hiç çekinmeden iftiralar atan, yalan söyleyen ve kendilerini akademisyen olarak nitelendiren bir güruh, devletimizi işkence ve katliam yapmakla suçlamaktadır. Buna karşın aynı güruh, hak ve özgürlük bahanesiyle terör örgütü tarafından katledilen masum bebeklerden, öksüz ve yetim kalmış çocuklardan, şehit edelin ya da yaralanan polis ve askerlerden; yakılan, yok edilen millî, dinî ve tarihî servetten hiç bahsetmemektedir. Ağızlarından demokrasi ve barış sözlerini hiç düşürmeyenler, bu cinayetlerin asıl müsebbibi olan terör örgütünün adını nedense hiç anmamaktadır.

"YAYINLANAN BİLDİRİNİN AMACI GÜVENLİK GÜÇLERİMİZİN MORALİNİ BOZMAK"

Kırk yıla yakın bir süredir kalleş ve alçak PKK terörünü yaşayan ülkemiz, maalesef sadece bu menfur örgütün kurşunlarına maruz kalmamış, bu ülkenin bilimsel ve teknolojik gelişmesine katkıda bulunması amacıyla kendi bağrında yetiştirdiği sözde akademisyenler tarafından da saldırıya uğramıştır. Onların şu anki tavır ve ifadeleri, dağdaki eşkıyanın kurşunlarından daha tehlikeli ve daha alçakçadır. Bu güruhun Türkiye Cumhuriyeti'nden talep ettikleri sözde barışın arkasında yatan hendek siyasetinin tek bir amacının olduğunu akıl ve vicdan sahibi herkes gibi biz de biliyoruz. İnanıyoruz ki, akademik ve insani her türlü hassasiyet ve gerçekten mahrum olan bu bildirinin tek bir amacı vardır: Terörle mücadeleyi akamete uğratmak ve güvenlik güçlerimizin moralini bozmak…

Sonuç olarak, bu kasıtlı ve akademik çehreli cahilane bildiriye reddiye olmak üzere ve Türk Milleti'nin gerçek duygu ve düşüncelerini temsil ve ifade arzusuyla hazırladığımız bu bildiriye imza atan bizler, bilinsin istiyoruz ki şu anda Sur'da, Silvan'da, Nusaybin'de, Cizre'de, Silopi'de ve daha pek çok yerde yapılan operasyonlara destek veriyoruz. Milletimizin huzuru için orada dikkat, samimiyet ve cesaretle çarpışan ve bu uğurda kendi çocuklarını yetim bırakan polis ve askerlerimizin sonuna kadar yanında olduğumuzu açıkça ifade ediyoruz.

Çanakkale'de düşmana karşı savaşmak için öğrencileriyle birlikte cepheye giden öğretmen ve öğretim elemanları gibi, ülkemize karşı yapılan bu menfur saldırılara kalemimiz ve yüreğimizle karşı koyacağımızı, operasyonlara sonuna kadar destek vereceğimizi, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nin belirlediği esaslar çerçevesinde barışı sağlamak için üzerimize düşen her türlü görevi yerine getireceğimizi taahhüt ve ilan ediyoruz.

Bizim gibi düşünen Türkiye sevdalısı tüm akademisyenleri imzalarıyla destek vermeye davet ediyoruz.”