Bolu'da bazıları yeniden başlayan terör olaylarından pek memnunlar.

Gezi parkı, cemaat darbesi, askeri darbeden umduklarını bulamayanlar Erdoğan'dan kurtuluş çarelerini PKK'da arıyorlar.

Sanıyorlar ki PKK Erdoğan'ı devirecek ve (bölünmüş) devleti bunlara teslim edecek.

Ölen askerlerimizi şehit saymadıkları gibi terörü kınayıp şehitlerine sahip çıkanları hakaret dolu cümlelerle eleştirip faşistlik ile suçluyorlar.

“Vatan uğruna ölenler şehit değil saray muhafızı” algısı oluşturup akılları sıra Erdoğan'ı yalnızlaştırarak hıyanet ve dalalet içerisinde PKK'ya cephe açıyorlar.

Erdoğan düşmanlığı gözlerini o kadar karartmış ki PKK'nın 7 haziran sonrası siyasette ortaya çıkan belirsizliği fırsata dönüştürmeye çalıştığını görmüyor/görmezden geliyorlar.

Tabi içlerinden oynanan oyunu görüp hayır bu böyle değildir” diyebilecek olanları hiç hesaba katmadıkları belli.

En son Sovyet Marksist kalıntısı, artık kimsenin takmadığı, görüşüne başvurmadığı, çıkıntı gibi ortada kalan oda birlikleri adına Bolu sözcüsü Tanju Özcan'a hakaret etmiş.

(bunlar hakaret etmedikleri müddetçe kimse sözlerini kaale almaz, basında çıkmaz)

Neden hakaret yemiş, faşist denmiş Özcan'a? Terör eylemlerini protesto edip şehitlerimize hassasiyet gösterdiği için.

“Terörün karşında durmak, ülkenin bölünmez bütünlüğünü, ulus devleti savunmak ne zamandan beri faşistlik oldu” diyerek tokat gibi cevap vermiş Sayın Özcan… Tabi birde savcılığa.